sık görülen hastalıklar Magnet Hastanesi Ankara

Okul Döneminde Sık Görülen Hastalıklar ve Korunma Yolları

Çocukların okula başladığı dönem, sık görülen hastalıklarla karşılaşılan bir zaman dilimidir. Bu durum, ebeveynleri endişelendirirken, çocukların sağlığı ve okul başarısı üzerinde de olumsuz etkilere neden olabilir.

Okullarda sık görülen hastalıklar çocukların adaptasyonunu ve eğitim sürecini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, ebeveynlere de bulaşma riski taşıdıkları için sıkıntılı durumlar yaratabilirler. Bu sık görülen hastalıklardan bazıları aşılarla önlenebilirken, diğerleri için çocuğun enfeksiyon kapma riskini azaltmak ve bu konuda hazırlıklı olmak önemlidir.

Okul Çağında Sık Görülen Hastalıklar ve Korunma Yöntemleri Şu Şekilde Sıralanabilir:

Soğuk algınlığı: Soğuk algınlığı, okul çağındaki çocuklarda sık görülen hastalıktır. Bu hastalık, okullar veya kreş gibi kalabalık ve yakın temasın olduğu ortamlarda kolayca yayılabilir. Öksürük, hapşırık, burun akıntısı gibi semptomlarla kendini gösterir ve genellikle yüksek ateş eşlik etmez. Soğuk algınlığından korunmak için şu önlemler alınabilir:

  • Elleri sık sık yıkamak,
  • Elleri burun ve ağza dokundurmamak,
  • Sınıf ortamını düzenli olarak havalandırmak,
  • Okullarda ortak kullanılan alanların düzenli olarak temizlenmesini sağlamak,
  • Çocuğun C vitamini açısından zengin beslenmesini sağlamak,
  • Bol miktarda sıvı tüketmesini teşvik etmek.

Bu basit önlemler, soğuk algınlığı gibi yaygın hastalıklardan korunmada önemli bir rol oynayabilir.

Mide gribi: Mide gribi, ishal, karın ağrısı, kusma ve bazen ateş gibi belirtilerle kendini gösteren bir bağırsak enfeksiyonudur. Bu enfeksiyon, enfekte bir kişiyle temas veya bulaşan yiyecek veya suyun tüketimiyle yayılır. Mide gribinden korunmak için şu önlemler alınabilir:

  • Sık sık elleri yıkamak,
  • Yenilen sebzelerin ve meyvelerin iyice yıkanmasını sağlamak,
  • Emin olunmayan yerlerden yiyecek veya içecek almamak,
  • Okulda ortak kullanılan eşyaların temizliğinden emin olmak.

Ayrıca, mide gribine yakalanan bir çocuğun şu önlemleri alması faydalı olabilir:

  • Bol miktarda sıvı tüketmek,
  • Muz, ekmek, kızarmış ekmek, yağsız makarna gibi hafif ve kolay sindirilebilen besinlerle beslenmek.

Bu basit önlemler, mide gribi gibi bulaşıcı hastalıklardan korunmada ve iyileşme sürecinde yardımcı olabilir.

Bademcik enfeksiyonu: Bademcik enfeksiyonu genellikle streptococcus pyogenes adlı bakterinin neden olduğu bir hastalıktır ve özellikle çocuklarda sıkça görülür. Bu enfeksiyonla birlikte çocuklar yutkunmakta zorlanabilir, ateşlenebilir ve halsiz düşebilirler. Bu belirtileri gösteren çocukların mutlaka bir pediatri uzmanına görünmesi önemlidir ve reçeteli antibiyotiklerle tedavi edilmeleri gerekebilir.

Bademcik enfeksiyonu geçiren çocukların iyileşme sürecini hızlandırmak için şu önlemler alınabilir:

  • Dinlenmeye önem vermek,
  • Yeterli miktarda sıvı alımını sağlamak,
  • Dengeli ve besleyici bir diyet uygulamak.

Korunma açısından ise şu adımlar önerilebilir:

  • Bol miktarda sıvı tüketmek,
  • C vitamini açısından zengin besinler tüketmek,
  • Ellerin sık sık yıkanması.

Bazı durumlarda, tekrarlayan bademcik enfeksiyonları olan çocuklarda bademciklerin alınması da bir seçenek olabilir. Ancak, bu kararın bir uzmana danışılarak alınması önemlidir.

El, ayak, ağız hastalığı: El, ayak, ağız hastalığı, okul çağındaki çocuklarda sıkça görülen bir hastalıktır. Son derece bulaşıcı olan bu hastalık, ateş, halsizlik, boğaz ağrısı, ağız ve dil yaraları ile eller ve ayaklarda kabarcıklarla kendini gösterir. Hastalığın yayılmasını önlemek için şu önlemler alınabilir:

  • Hasta çocuğun izole edilmesi,
  • Yetişkinlerin de enfekte olabileceğini göz önünde bulundurarak, hastalıklı kişiyle yakın temasın sınırlandırılması,
  • Hasta kişinin öksürme ve hapşırma sonucunda yayabileceği damlacık yoluyla virüsün çevreye bulaşma riskinin azaltılması,
  • Öpüşme, sarılma gibi yakın temasların sınırlanması,
  • Lezyonlu deriye dokunmaktan kaçınılması,
  • Ortak eşya kullanımının önlenmesi,
  • Ellerin sık sık yıkanması,
  • Hasta bireyle ortak eşyaların kullanılmaması,
  • Ortamın düzenli olarak havalandırılması,
  • Okulda ortak alanların hijyeninin sağlanması.

Bu önlemler, el, ayak, ağız hastalığının yayılmasını engelleyebilir ve hastalığın kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Hasta çocukların okula gönderilmemesi ve hastalıklı kişilerden uzak durulması da önemlidir.

Grip: Grip, öksürme ve hapşırma yoluyla havaya kolayca yayılan damlacıklarla bulaşan bir virüs hastalığıdır. Semptomları arasında ateş, vücut ağrıları, titreme, boğaz ağrısı, yorgunluk ve iştahsızlık bulunur. Tipik vakalarda, semptomları evde ilaç, dinlenme ve bol sıvı tüketimiyle yönetmek yeterli olabilir. Ancak, grip semptomları şiddetliyse veya çocuğunuzun grip olduğu komplike edebilecek başka sağlık sorunları varsa, bir doktora danışmak ve bazen hastaneye yatmak gerekebilir.

Gripten korunmak için şu önlemler alınabilir:

  • Her yıl grip aşısı yaptırmak,
  • Kişisel hijyen kurallarına dikkat etmek, özellikle elleri sık sık yıkamak,
  • Ortak kullanım alanlarının temizliğinden emin olmak,
  • Sağlıklı ve dengeli beslenmek,
  • Ortamın düzenli olarak havalandırılmasını sağlamak.

Bu önlemler, grip virüsünün yayılmasını engelleyebilir ve hastalıktan korunmaya yardımcı olabilir.

Kırmızı göz: Konjonktivit olarak da bilinen halk arasında kırmızı göz olarak bilinen bu durumda, göz kızarıklığı, gözde akıntı, kaşıntı ve şişlik gibi belirtiler görülebilir. Bu hastalık bulaşıcıdır ve etkilenen çocuğun okula gönderilmemesi önerilir. Önlem almak için şu adımlar faydalı olabilir:

  • Ellerin sık sık yıkanması,
  • Gözlerin ovuşturulmaması,
  • Bulaşan kişiyle aynı malzemelerin kullanılmaması.

Kırmızı göz hastalığında çocuğun yaşam kalitesi de düşebilir, bu nedenle belirtiler ortaya çıktığında bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir. Uygun tedavi ile semptomların hafifletilmesi ve hastalığın kontrol altına alınması sağlanabilir.

Suçiçeği: Suçiçeği, aşılanmayan çocukların her zaman risk altında olduğu bir hastalıktır. Bu hastalık vücudun her yerinde kırmızı, kaşıntılı ve kabarcıklı bir döküntüye neden olur. Diğer semptomlar arasında ateş, boğaz ağrısı, baş ağrısı, iştahsızlık ve vücut ağrıları yer alır. Suçiçeği virüsünü tedavi edecek özel bir ilaç bulunmamaktadır, ancak hastalık sırasında çocuğun semptomlarını hafifletmek için tedavi yöntemleri uygulanabilir. Doktor tarafından önerilen losyonlar veya diğer kaşıntı giderici kremler ile ağrı kesiciler kullanılabilir.

Suçiçeğinden korunmanın en etkili yolu ise aşıdır. Aşılanma, çocuğun suçiçeği riskini önemli ölçüde azaltabilir ve hastalığın şiddetini hafifletebilir. Bu nedenle, çocukların suçiçeği aşısını zamanında yaptırmaları önemlidir. Aşılanmanın yanı sıra, suçiçeği vakalarının görüldüğü dönemlerde teması sınırlamak ve kişisel hijyen kurallarına dikkat etmek de hastalıktan korunmada yardımcı olabilir.

Bit: Bitler, saça yerleşen, kafa derisinden kanla beslenen ve saç derisine yakın noktalara yumurta bırakan küçük parazitlerdir. Çok bulaşıcı olmalarına rağmen genellikle tehlikeli değildirler. Bitler, kafa derisinde aşırı kaşıntıya neden olabilir ve bu kaşıntı sonucunda küçük şişlikler ve yaralar oluşabilir.

Bitlerden kurtulmanın ve yayılmasını önlemenin çeşitli yolları vardır. Tedavi genellikle ilaçlı şampuanlar ve saç bakım ürünlerini içerir. Bununla birlikte, doğal yöntemler de kullanılabilir. Lavanta yağı gibi bitkisel yağlar veya çeşitli bit rozetleri, bitlerden korunmada yardımcı olabilir.

Bitlerle mücadele ederken, tarama ve temizleme gibi pratik önlemler de alınmalıdır. Ayrıca, bitli kişilerin eşyalarının ve giysilerinin düzenli olarak yıkanması ve dezenfekte edilmesi önemlidir. Bu şekilde, bitlerin yayılması ve yeniden oluşması engellenebilir.

Menenjit: Menenjit, beyin zarlarının iltihaplanmasıyla ortaya çıkan, ciddi sonuçlara yol açabilen bir hastalıktır. Sağırlık, nörolojik sekeller (epilepsi, zekâ geriliği, öğrenme güçlüğü gibi), hatta ölüme kadar varan ciddi sonuçları olabilir. Hastalığın belirtileri arasında ateş, baş ağrısı, ensede sertlik, tepkisizlik, bilinç bulanıklığı, havale, titreme ve eklem ağrıları yer alır. Menenjit, farklı bakteri veya virüslerden kaynaklanabilir.

Hastanede yatarak takip edilen menenjit vakalarında, tahlil sonuçlarına ve belirtilere bağlı olarak antibiyotik tedavisi başlanabilir. Hastalık bulaşıcıdır ve öksürme, hapşırma gibi yollarla yayılabilir.

Ülkemizde pnömokok ve Hib gibi menenjit aşıları rutin aşı takviminde yer almaktadır. Ayrıca, meningokok aşıları da ACWY ve B tipi olarak iki çeşittir. Bu aşılar, ülkemizde de bulunmakta olup özel olarak uygulanmaktadır. Aşılama sonrasında ömür boyu bağışıklık kazanılabilir.

El yıkama, kişisel hijyen kurallarına uyulması, hijyen eşyalarının paylaşılmaması ve sağlıklı beslenme gibi önlemler menenjitin önlenmesinde önemli rol oynar. Bu tedbirlerin alınması, hastalığın yayılmasını önleyebilir ve bireyleri koruyabilir.

Öpücük hastalığı: Öpücük hastalığı, Epstein-Barr virüsü nedeniyle ortaya çıkan bir hastalıktır ve halk arasında öpücük hastalığı olarak bilinir. Bu virüs tükürük yoluyla ve vücut salgıları aracılığıyla bulaşır. Özellikle yakın mesafeden konuşma, tokalaşma, aynı eşyaları kullanma, ortak kaplardan yemek yeme gibi yakın temaslar sonucunda bulaşabilir. Bu hastalık genellikle kreş çağı çocuklarını etkiler.

Öpücük hastalığının belirtileri arasında bademcik iltihabı, halsizlik, ateş, eklem ağrıları, baş ağrısı gibi semptomlar bulunur. Bu hastalıktan korunmak için şu önlemler alınabilir:

  • Kişisel hijyenin sağlanması, özellikle ellerin düzenli olarak yıkanması,
  • Eşyaların ortak kullanılmaması,
  • Ortamın düzenli olarak havalandırılması.

Bu tedbirler, öpücük hastalığının yayılmasını önleyebilir ve enfeksiyondan korunmaya yardımcı olabilir.

Covid-19 Tehlikesine Dikkat!

Okulda bekleyen tehlikeler arasında Covid-19’un varlığı da bulunmaktadır. Tüm diğer hastalıkların yanı sıra, Covid-19’un da çocuklar üzerinde ciddi etkileri olabilir. Bu nedenle, çocukların virüs hakkında bilinçli olmaları ve gerekli hijyen önlemlerini almaları son derece önemlidir.

Eğer çocukta Covid-19 belirtileri görülüyorsa, okula gönderilmemeli ve bir sağlık kuruluşuna başvurularak PCR testi yaptırılmalıdır. Test sonucuna göre gerekli tedbirler alınmalı ve temasın sınırlandırılması sağlanmalıdır. Bu hem çocuğun sağlığı açısından hem de toplumun genel sağlığı açısından önemlidir.

Scroll to Top
Canlı Yardım
Yardıma mı ihtiyacınız var?
Magnet Hastanesi
Merhaba
Bu gün size nasıl yardımcı olabiliriz?