Bel fıtığı çağımızın hastalığı olarak bilinen ve hemen hemen her kişide ortaya çıkan, kişinin yaşantısını olumsuz yönde etkileyen bir hastalıktır. Omurgamızda bulunan bel kısmı tüm vücudumuzu taşımakla görevlidir. Bu omurların içerisinde vücut yükünün dengeli olarak dağılmasını sağlayan esnek diskler bulunmaktadır. Diskler omurlar için hava yastağı görevi görmektedirler ve bu diskler güçlü bir bağ dokusundan oluşmaktadırlar. Omurların içerisinde bulunan diskler insanlar yaşlandıkça omurlar arasında yastık görevini yerine tam olarak getirmemeye başlamaktadır. Bu diskler bulunduğu yerden taşabilir, ( zorlama, düşme, ağır kaldırma sonrasında ) yırtılabilir yada yıpranabilmektedir. Omurlar arasında bulunan kıkırdağın şiddetli zorlanması sonrasında omurilikten çıkan sinirleri sıkıştırması sonucunda ortaya çıkan bir hastalıktır.
Özellikle bir kişinin ağır kaldırması bel omurları üzerinde büyük bir baskı meydana getirebilmektedir. Bel fıtığı oluşumunu önlemek için kişi tüm bu hususlara dikkat etmelidir. Bel fıtığı ameliyatı; fıtığın durumuna göre tedavi edilmesi durumunda kişilerin kurtulabileceği bir sağlık sorunudur. Günümüzde bel fıtığı ameliyatı; geçmişten daha kolay bir şekilde uygulanabilmektedir. Ankara Özel Magnet Hastanemizde Bel Fıtığı Ameliyatı yapılmaktadır. Sizler de hastanemizden kolayca randevu alarak, alanında uzman doktorlarımız ile hijyen şartlarına uygun olarak doktorumuzla görüşme sağlayabilirsiniz. Tedavi sürecini ve sonraki yaşamınızda olabilecek her türlü komplikasyonları konuşarak tedavi sürecini başlatabilirsiniz.
Bel Fıtığının Belirtileri Nelerdir ?
Bel fıtığı belirtilerinde görülen rahatsızlık her kişide farklılık göstererek ortaya çıkmaktadır. Bel fıtığı belirtileri arasında başlıca olarak; kalçalara, bacaklara ve ayaklara yayılan ağrı şikayetleri ile ortaya çıkmaktadır. Sıklıkla ilk olarak önce belde zorlayıcı bir hareket sonrasında omurganın arkasında ve kıkırdak yapısının önünde bulunan bağ dokusunda yırtılması bel fıtığı oluşumu gerçekleşmektedir. Bu oluşan ağrı ilk olarak belde hissedilmektedir. Sonrasında yayılıp sinirleri sıkıştırmasına bağlı olarak ağrının bacaklara yayıldığı gözlemlenir. Bu yayılarak ilerleme gösteren ağrı, bir kişinin organlarınıza iğne batırması ile aynı sonucu beraberinde getirmektedir. Bel fıtığı belirtileri gelişimi sonrasında görülebilecek şu şekildedir :
- Bacaklarda yayılan ağrı ve ayaklara kadar yayılan karıncalanma ve uyuşuluk hissi
- Kişinin oturma sırasında ve yürüme sırasında zorluk çekmesi
- Kaslarda güçsüzlük hissedilmesi
- Vücudun belirli bir bölgesinde ağrı ve uyuşukluk hissedilmesi
- Kişinin idrarını tutmada zorluk çekmesi
- Kısa mesafeli bir yürüyüş de olsa kişide ağrının ortaya çıkması
- Çabuk yorulma hissi
- Kişide denge kaybı oluşması veya ayağınızın bir anda boşa çıktığını hissetme
- Bel ağrısını sürekli olarak hissetme
Bu belirtilerin varlığı sırasında bel fıtığınızın oluşumu gözlemlenebilmektedir. Kişilerin özelliklerine göre değişkenlik gösterebilmektedir. Özel Magnet Hastanemize gelerek uzman hekimlerimizden yardım alıp tedavi sürecinizi başlatmanız önerilmektedir.
Bel fıtığının risk faktörleri nelerdir ?
Bel fıtığı kişinin çalışma hayatında olumsuz sonuçlar yaratan hastalıklar arasında başta gelen sağlık sorunlarından biridir. Bel fıtığı problemi olan kişilerin iş gücü kaybı bazen 6 aya kadar uzayabilmektedir. Bel fıtığı sorununa yakalanma oranı bazı iş gruplarında daha fazla ortaya çıktığı görülmektedir. Özellikle bu kişinin vücuduna ağır yük veren, uzun süreli olarak ayakta durma ve oturma gerektiren meslekler de bel fıtığı oranı oldukça yüksektir. Günlük yaşamımızda kişinin biyomekaniğine uygun olmayan pozisyonlarda oturması ve yanlış bazı hareketlerde bulunması bel fıtığı oluşma riskini de etkilemektedir. Vücudumuzun herhangi bir aktive sonrasında dikey veya yatay konumda aldığı şekiller ve bununla beraber ortaya çıkan şeklin bel fıtığı problemini önemli oranda etkileyerek artırmakta veya azaltmaktadır.
Diyecek olursak toplumuzun % 85’i hayatının belirli bir döneminde bel ağrısı sorunu ile karşılaşabilmektedir. Erkeklerin bel fıtığına yakalanma riski kadınlara oranla iki kat daha fazladır. Kişiler bu sorunlara ne kadar maruz kalıyorsa, bel fıtığı oluşumu riskinin de artması o kadar yüksektir. Bel fıtığın bir diğer risk faktörleri şunlardır :
- Kişinin aşırı kilolu olması – Obezite
- Hareketsiz yaşam ve Hareketsiz iş
- Kişinin duruş bozuklukları
- Hamileliğin son aylarında olan gebe kişiler
- Uzun süreli olarak araç kullanımı
- Sigara içen kişiler
- Yanlış yatak seçimi
Bununla beraber bazı hastalarda bel fıtığı sorunlarının diğer aileyi de etkilediği görülebilmektedir. Fakat bel fıtığı problemi genetik bir hastalık değildir. Fakat bel fıtığı problemi olan kişilerde hastalığı ortalığı çıkaran bağ dokusunun zayıfladığı hasta bir yatkınlık oluşturabilmektedir. Bu yüzden bazı hasta kişilerde bel fıtığı oluşumu yatkınlığı arttırıcı etki gösteren genlerin oluşabileceği düşünülerek aileden kaynaklandığı ortaya çıkabilmektedir.
Bel fıtığı tanısı nasıl konulmaktadır ?
Hastalığın tanısının belirlenmesinde ilk olarak doktor tarafından araştırılan; kişinin tıbbi geçmişi ve sonrasında yapılan fiziki muayene sonrasında gerçekleştirilmektedir. Burada doktorunuz sizden fiziki muayene sırasında görülen şikayetlerinizin, oluşan rahatsızlığınızın sebebini sorgular. Bel fıtığı tanı yöntemleri dahilinde röntgen, manyetik rezonans görüntüleme ve bilgisayarlı tomografi gibi bir takım testler ve taramalar uygulanır. Bu yüksek çözünürlüklü tanı cihazları ile birlikte bel fıtığı sebebiyle oluşan omurilik veya sinir basısının tespit edilmesini hedeflenir.
Görüntüleme yöntemlerinden biri olan röntgen cihazı ile; kişinin bel ağrılarında kemiklerde kırılma veya omurga kayması gibi problemleri hızlıca değerlendirmek için ve takip etmek amaçlı kullanılmaktadır.
Manyetik rezonans görüntüleme (MRI) İle bel fıtığı şüphelerinin değerlendirilmesi şüphelenilen hastalarda altın standart tanı aracı olarak kullanılmaktadır. Radyolojik görüntüleme yöntemi olan bu yöntemin tanısal doğruluğu yaklaşık olarak % 97 oranındadır. Bu işlem yumuşak doku ayrımı ve çok düzlemli görüntüleme seçenekli sayesinde en uygun görüntüleme iclemesi olarak görülmektedir.
Bilgisayarlı tomografi taraması ( CT veya CAT ) sayesinde kalsifiye olmuş yada fıtıklaşmış diskler tespit edilebilmektedir. Bu taramada; kemikler, kaslar, yağlar ve organlarda dahil olmak üzere vücudun herhangi bir bölümünün ayrıntılı olarak görüntülenmesi için kullanılmaktadır.
Bel fıtığı tedavi yöntemleri nelerdir ?
Bel fıtığı teşhisinde bacaklarda oluşan ileri güç kaybı, idrar, dışkı tutamama ve cinsel fonksiyonların yitirilmesi durumu ile karşılaşılan zamanlarda acil olarak cerrahi tedavi yöntemi tercih edilmektedir. Ameliyatın tercih edilmesi durumu ; güçlü ağrı kesicilere dahi yanıt vermeyen hastalarda uygulanmaktadır. İlk teşhis koyulduğu zaman kişiye ilk olarak yatak istirahati, üç hafta süreyle ilaç, fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezlerinde rahatlama sağlanabilmektedir. Bu tedavilere cevap vermeyen hastaların büyük kısmında yaşam kalitesini bozan, iş-güç kaybına neden olan ağrı, kuvvet kaybı oluşumuna sebep olan bu durum da cevap vermeyenlere cerrahi tedavi için doktorunuz tekrar bir değerlendirmeye almaktadır.
Bel fıtığı tedavisinde hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın cerrahi tedavi yönteminde amaç, baskı altında kalan sinir kökünün rahatlatılmasını sağlamaktır. Tüm yapılan tetkikler sonrasında doktorumuz hastaya en uygun olan cerrahi yöntem planlamasını gerçekleştirmektedirler.
Bel fıtığında en önemli nokta; hastanın yaşı, fıtıklaşmanın hangi bölgede olduğu ve hastanın genel sağlık durumu yapılacak olan ameliyat planlamasında oldukça etkilidir. Burada en çok tercih edilen yöntem microcerrahi yöntemi ile yapılan ameliyattır. Bunun nedeni ise en fazla fayda gözlemlenebilen bir yöntemdir.
Bel Fıtığı Ameliyatı Nasıl Yapılır ?
Bel fıtığı ameliyatı için uygulanacak anestezi yöntemi; fıtığın bölgesine ve ilerlemesine bağlı olarak lokal, genel veya spinal anestezi ile yapılmaktadır. Hasta kişi ameliyat boyunca yüzüstü yatar bir pozisyondadır. Fıtığın olduğu bölgedeki diske 1,5 – 2 cm’lik küçük bir kesi açılarak işlem başlatılır. Ameliyat sırasında kullanılan mikroskop sayesinde dokular üç boyutlu olarak ve en ince detayına kadar görüntülenerek oluşacak komplikasyon riskini azaltmaktadır. Bel kaslarının yapışma yerlerinden kesilmeden, özel aletler yardımı ile sıyrılır ve bu sayede fıtık bölgesine ulaşım sağlanmış olur. Burada dışarı taşmış olan disklere farklı müdahaleler gerekebilmektedir. Ameliyat sonrasında hasta kişi kendini iyi hissettiği zaman ayağa kaldırılarak destek ile beraber birkaç adım atması sağlanmaktadır.
Bel Fıtığı Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
Bel fıtığı ameliyatı sonrası ilk üç haftalık dönem kişi için oldukça önemlidir. Burada doktorunuzun yasaklağı her hareket ve uygulamadan kaçınmanız bel fıtığı riskinin tekrarlamasını azaltmaktadır. Hasta kişi 3 haftalık dönemi sorunsuz bir şekilde tamamladıktan sonra ciddi bir egzersiz programı hazırlanır. Bu süreçte istirahat oldukça önem taşımaktadır. Kişi heraket etme esnasında daha dikkatli davranmalı ve yediği besinlere dikkat etmeye özen göstermelidir. Kişi fizik tedaviye giderek veya doktorunun önerdiği egzersizleri uygulayarak zayıf olan bel kaslarını güçlendirmelidir. Ağırlık kaldırma esnasında vücuduna fazla yük vermemelidir. Bele zarar verebilecek hareketlerden ( sarkmak, eğilmek ) kaçınılmalıdır. Araç kullanımına bir süre ara verilmelidir.
En sık sorulan sorular ?
Bel fıtığı ameliyatı fiyatları nedir ?
Bel fıtığı ameliyatında en önemli nokta; hastanın yaşı, fıtıklaşmanın hangi bölgede olduğu ve hastanın genel sağlık durumu yapılacak olan ameliyat fiyatlandırılmasında oldukça etkilidir. Hastanın durumu tam olarak gözlemlenmeden fiyat vermek mümkün değildir. Bel fıtığı ameliyatı fiyatları hakkında kesin sonuç söylenebilmesi için, hasta belirli kontrollerden geçerek en son aşamada duruma bağlı olarak doktorlarımız tarafından belirlenebilir. Sizlerde hastanemizde gerekli muayeneden geçerek alanında uzman doktorlarımız ile kendinizi güvende hissederek kolaylıkla işlemi yaptırabilirsiniz. Bel fıtığı ameliyatı hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için 0312 212 80 80 numaralı telefondan bize ulaşım sağlayabilirsiniz. Özel Ankara Magnet Hastanesi olarak sağlıklı günler dileriz.
Bel fıtığı tekrarlar mı ?
Bel fıtığı olan hastaların tekrarlama oranı oldukça düşüktür. Hatta fıtığın belirlendiği yerden tekrarlama oranı yüzde olarak 2 – 3 civarında görülebilmektedir.
Bel fıtığından korunmak için nelere dikkat etmeliyiz ?
Bel fıtığı problemleri yaşayan kişilerin ; kilo alımına dikkat etmesi oldukça önemlidir. Ağır kaldırmamalı ve çok uzun süre ayakta veya oturur pozisyonda kalmamaya dikkat etmelidir. Aşırı kilolu (obezite) kişiler kilo vermelidir. Bel bölgesini sıcak tutmak ve soğuktan korumak önem taşır.
Bel fıtığında erken teşhis önemli midir ?
Evet, oldukça önem taşımaktadır. Çünkü erken teşhis ile ilerleme önlenebilmektedir. Bel fıtığı problemi ile belirli bir dönem geçirdikten sonra yapılan ile hasta kişiler tam olarak bir düzelme sağlanmayabilmektedir.
Bel fıtığı ameliyatı yapılmazsa ne olur?
Bel fıtığı, omurganın bel bölgesinde bulunan disklerin zedelenmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Disklerin iç kısmındaki jel benzeri madde, dış kısmı aşındığında çevre dokulara doğru sızabilir ve sinirlere baskı yapabilir. Bel fıtığı tedavisi genellikle konservatif yöntemlerle başlar, ancak bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir.
Bel fıtığı ameliyatı yapılmazsa, aşağıdaki olası sonuçlar ortaya çıkabilir:
- Semptomların devam etmesi: Bel fıtığı semptomları, sinirlere baskı yapması nedeniyle ağrı, uyuşma, karıncalanma veya güç kaybı şeklinde kendini gösterebilir. Eğer ameliyat yapılmazsa, bu semptomlar devam edebilir ve hatta şiddetlenebilir.
- Kalıcı sinir hasarı: Bel fıtığı, sinir köklerine baskı yaparak sinir hasarına yol açabilir. Bu durumda, sinir hasarı kalıcı olabilir ve ameliyat yapılmadığında iyileşme şansı azalır.
- Fonksiyon kaybı: Bel fıtığı nedeniyle bacaklarda güç kaybı, denge sorunları ve hareket kısıtlamaları oluşabilir. Ameliyat yapılmazsa, bu fonksiyon kaybı kalıcı hale gelebilir ve günlük yaşam aktivitelerini etkileyebilir.
- Kronik ağrı: Bel fıtığı olan kişilerde ağrı yaygın bir semptomdur. Ameliyat yapılmazsa, bu ağrı kronik hale gelebilir ve uzun süreli bir sorun haline gelebilir.
Bel fıtığı ne zaman tehlikeli olur?
Bel fıtığı genellikle acil bir tıbbi durum değildir, ancak bazı durumlarda tehlikeli olabilir. Bel fıtığının tehlikeli olabileceği durumlar:
- Cauda Equina Sendromu: Bel fıtığından kaynaklanan sinir köklerine baskı, cauda equina adı verilen sinir demetinin sıkışmasına neden olabilir. Bu durum acil cerrahi müdahale gerektirebilir. Cauda equina sendromu belirtileri arasında idrar veya bağırsak kontrolünün kaybı, şiddetli kas güçsüzlüğü, cinsel işlev bozukluğu ve anestezi (uyuşma) bulunur.
- İleri derecede güç kaybı: Bel fıtığı, sinir köklerine baskı yaparak bacaklarda güç kaybına neden olabilir. Eğer güç kaybı hızla ilerliyorsa ve kişi normal şekilde yürüyemiyor veya ayakta durmakta güçlük çekiyorsa, bu durum tehlikeli olabilir ve acil cerrahi müdahale gerektirebilir.
- İdrar veya bağırsak kontrolünün kaybı: Bel fıtığı sinir köklerine baskı yaparak idrar veya bağırsak kontrolünü etkileyebilir. Eğer idrar veya bağırsak kontrolü tamamen kaybedilirse, bu durum ciddi bir sorun olarak kabul edilir ve acil tıbbi müdahale gerektirebilir.
- Şiddetli ağrı: Bel fıtığı genellikle ağrıya neden olur, ancak bazı durumlarda ağrı şiddetli ve yönetilemez hale gelebilir. Eğer bel fıtığına bağlı ağrı şiddetli ise ve ilaçlar veya diğer tedavi yöntemleriyle kontrol altına alınamıyorsa, bu durumda cerrahi müdahale düşünülebilir.
Her bel fıtığı vakası farklıdır ve bel fıtığının tehlikeli olup olmadığı, semptomların şiddeti, sinirlere baskı derecesi ve kişinin genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Eğer bel fıtığı belirtileri yaşıyorsanız veya endişeleriniz varsa, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir.