Açık Emar (Mr) Nedir? Neden Çekilir?

Açık EMAR Manyetik Rezonans Görüntüleme EMAR, tıbbi teşhis ve araştırmalarda kullanılan yaygın bir görüntüleme yöntemidir. EMAR, manyetik alanlar ve radyo dalgaları kullanarak vücudun içindeki dokuları görüntülemek için çalışır. Açık MRI, insanlar ve hayvanlar için daha rahat bir tıbbi görüntüleme deneyimi sunar ve özellikle tıbbi işlemler sırasında klostrofobisi olan hastalar için önemli bir avantaj sağlar. Ayrıca, açık EMAR cihazları daha az gürültülüdür ve işlem sırasında daha az rahatsızlık verir.

Açık EMAR cihazları, kapalı EMAR cihazlarına göre daha yeni bir teknolojidir ve daha az yaygın olarak kullanılırlar. Bunun nedeni, kapalı EMAR cihazlarının daha yüksek manyetik alanlara sahip olması ve daha yüksek çözünürlüklü görüntüler sağlamasıdır.

Açık MRI’nın Avantajları

Açık MRI’nın birçok avantajı vardır. İlk olarak, açık MRI, kapalı tüp MRI’ya kıyasla daha rahat bir tıbbi görüntüleme deneyimi sunar. Hastalar, açık bir yapıda daha rahat hissederler ve bu nedenle daha az stres yaşarlar. İkinci olarak, açık MRI, yüksek manyetik alanlara maruz kalma riskini azaltır. Bu nedenle, implantları olan hastalar için daha güvenlidir. Üçüncü olarak, açık MRI, daha geniş bir alana sahip olduğundan, obez hastalar için daha uygundur. Dördüncü olarak, açık MRI, çocuklar ve diğer hastalar için daha az korkutucu bir seçenektir.

Açık MR Türleri Nelerdir?

Açık MRI, açık yapıya sahiptir ve manyetik alanlar ve radyo dalgaları kullanarak vücuttaki organların ve dokuların görüntülenmesini sağlar.

Açık MRI’nın farklı türleri vardır ve bu türler, hastaların tıbbi ihtiyaçlarına ve fiziksel durumlarına göre seçilir. Dört farklı açık MRI cihazı türü vardır;

1. Standart Açık MRI: Standart açık MRI, en yaygın kullanılan açık MRI türüdür. Bu tür açık MRI, geniş bir açıklığa sahiptir ve hastaların rahat bir şekilde tıbbi görüntüleme deneyimi yaşamasını sağlar. Standart açık MRI, beyin, omurga, eklemler ve diğer organların görüntülenmesi için kullanılır.
2. Yüksek Alan Açık MRI: Yüksek alan açık MRI, daha yüksek manyetik alanlarda çalışır ve daha hassas görüntüler oluşturur. Bu tür açık MRI, daha az sayıda tekrarlamaya ihtiyaç duyar ve daha kısa tarama süreleri sunar. Yüksek alan açık MRI, kanser, beyin tümörleri ve diğer tıbbi durumların teşhisinde kullanılır.
3. Açık Uçlu MRI: Açık uçlu MRI, hem açık yapıya hem de uçlu bir yapıya sahiptir. Bu tür açık MRI, hastaların bacaklarını veya kollarını tıbbi görüntüleme sırasında dışarıda bırakmalarını sağlar. Açık uçlu MRI, omuz, dirsek, el, kalça, diz ve ayak gibi eklem bölgelerinin görüntülenmesinde kullanılır.
4. Düşük Manyetik Alanlı Açık MRI: Düşük manyetik alanlı açık MRI, manyetik alanların gücünü azaltarak, kapalı tüp MRI’ya kıyasla daha az güçlü bir manyetik alanla çalışır. Bu yöntem, manyetik alanlara maruz kalmak istemeyen veya manyetik alanlara hassasiyeti olan hastalar için ideal bir seçenektir. Düşük manyetik alanlı açık MRI, kas ve kemik hasarları, beyin hasarları, sinir sistemi hastalıkları ve enfeksiyonlar gibi birçok tıbbi durumun teşhisinde kullanılır.

Kimler açık mr yaptırmalıdır?

Açık mr uygulaması, kapalı emara göre her zaman tercih edilmemektedir. Kapalı mr uygulamasını yerine açık mr tercih edebilecek kişiler;

1. Klostrofobi Hastaları: Klostrofobi, kapalı alanlarda olma korkusudur ve kapalı tüp MRI için uygun bir durum değildir. Açık MRI, daha geniş bir açıklık sunarak, klostrofobisi olan hastalar için ideal bir seçenektir.
2. Obez Hastalar: Obezite, kapalı tüp MRI için uygun olmayan bir durumdur. Açık MRI, obez hastaların daha rahat bir tıbbi görüntüleme deneyimi yaşamasını sağlar.
3. Manyetik Alanlara Hassasiyeti Olan Hastalar: Manyetik alanlara hassasiyeti olan hastalar, kapalı tüp MRI’ya maruz kalmak istemeyebilirler. Açık MRI, daha az güçlü manyetik alanlar kullanarak, manyetik alana hassasiyeti olan hastaların daha rahat bir tıbbi görüntüleme deneyimi yaşamasını sağlar.
4. Çocuklar: Çocuklar, kapalı tüp MRI sırasında sıkıntı veya endişe yaşayabilirler. Açık MRI, daha geniş bir açıklık sunarak, çocukların daha rahat bir tıbbi görüntüleme deneyimi yaşamasını sağlar.
5. Ortopedik Sorunları Olan Hastalar: Ortopedik sorunları olan hastalar, kapalı tüp MRI’da pozisyonlarını değiştiremezler veya pozisyon değiştirmeleri zor olabilir. Açık MRI, pozisyon değiştirmeyi kolaylaştırarak, ortopedik sorunları olan hastaların daha rahat bir tıbbi görüntüleme deneyimi yaşamasını sağlar.

Sonuç olarak, açık MRI, klostrofobisi olan hastalar, obez hastalar, manyetik alanlara hassasiyeti olan hastalar, çocuklar ve ortopedik sorunları olan hastalar gibi kapalı tüp MRI’ya uygun olmayan hastalar için ideal bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Ancak, her hasta için en uygun tıbbi görüntüleme yöntemi, doktorunuz tarafından belirlenmelidir.

Açık MR nasıl çekilir?

Açık MR, kapalı MR’den farklı olarak, hastanın baş ve ayak bölgesinin açık olduğu bir makine kullanarak görüntüleme işlemi yapar.

Açık MR çekimi için öncelikle hasta hazırlığı yapılmalıdır. Bu hazırlık sürecinde hastaya metal içerikli eşyaların olup olmadığı kontrol edilir. Metal içeren eşyalar, manyetik alanı etkileyebileceği için MRI işleminde kullanılamaz. Bu nedenle hastaların metal içerikli eşyalarını çıkarması veya MR uyumlu eşyalar kullanması gerekir.

Ardından, hastanın pozisyonu ayarlanır. Bu pozisyon, hastanın hangi bölgesinin görüntüleneceğine bağlı olarak değişebilir. Örneğin, diz bölgesi MR çekiminde hastanın bacakları bir arada olacak şekilde uzanması gerekirken, beyin MR çekiminde hastanın sırt üstü yatması gerekmektedir. Hastanın pozisyonu ayarlandıktan sonra, manyetik alan oluşturmak için radyo dalgaları kullanılır. Bu dalgalar, hastanın vücuduna gönderilir ve vücuttaki su molekülleri manyetize edilir. Manyetik alanın etkisiyle manyetize olan su molekülleri, bir alıcı tarafından yakalanarak görüntü elde edilir.

Açık MR makinesinde çekilen görüntüler, kapalı MR makinesindeki görüntülerden biraz daha düşük çözünürlüğe sahiptir. Ancak açık MR, kapalı MR’den daha az klostrofobik bir deneyim sunar. Ayrıca, daha büyük hastaların veya kapalı MR’den klostrofobisi olan hastaların rahatlıkla kullanabileceği bir seçenektir.

Sonuç olarak, açık MR çekimi, manyetik rezonans görüntüleme işleminin bir alternatifidir ve birçok tıbbi teşhis ve tedavi için kullanılır. İşlemin uygulanması için öncelikle hasta hazırlığı yapılmalı, hastanın pozisyonu ayarlanmalı ve manyetik alan oluşturmak için radyo dalgaları kullanılmalıdır. Açık MR, kapalı MR’den daha az klostrofobik bir deneyim sunar ve daha büyük hastalar veya klostrofobisi olan hastalar tarafından tercih edilebilir.

Neden açık MR?

Açık MR makinesi, kapalı MR makinesine kıyasla daha büyük bir açıklık sunar ve hastaların baş ve ayak bölgesinin açık olduğu bir ortamda görüntüleme işlemi yapar. Bu açıklık, hastaların kapalı MR’den kaynaklanabilecek klostrofobik duygulardan kurtulmasına ve daha rahat bir deneyim yaşamalarına olanak tanır.

Ayrıca, açık MR makinesi, daha büyük hastaların ve hareket kısıtlılığı olan hastaların da rahat bir şekilde görüntüleme işlemi yapabilmesine olanak sağlar. Kapalı MR makinesi, sınırlı bir açıklığa sahip olduğu için daha büyük hastalar için uygun değildir. Bir diğer unsur ise; hareket kısıtlılığı olan hastalar için de uygun değildir çünkü hasta hareketsiz kalmalıdır ve kapalı alanda kalmak zorundadır.

Açık MR makinesinin diğer bir avantajı, görüntüleme işlemi sırasında hastanın diğer tıbbi cihazlarla etkileşimini azaltmasıdır. Kapalı MR makinesi manyetik bir ortam yarattığı için, hastanın vücudundaki metal parçalar veya cihazlar manyetik alandan etkilenebilir ve çalışmaz hale gelebilir.

Açık mr kaç dakika sürer?

Açık mr uygulaması, operasyonun hazırlık süreciyle birlikte 15 – 20 dakika kadar sürecektir.

Açık emar güvenli midir?

Evet, güvenli bir uygulamadır. MRG radyasyon içermez. Açık MRI görüntülemesi ile ilgili çok az risk bulunmaktadır. İyonlaştırıcı radyasyon içermeyen uygulama sayesinde hastalar potansiyel olarak daha az zarar görmektedir. Kalp pilleri, beyin klipsleri, implantlar ve benzeri metal cihaza sahip kişiler uygulamaya girmemelidir. Bunun dışında tüm tıbbi cihazlarda olduğu gibi manyetik rezonans görüntülemesi güvenlik açısından test edilmiş ve onaylanmış tanı testlerinden birisidir.