Çoklu kişilik bozukluğu olarak da bilinen Dissosiyatif kimlik bozukluğu, mental bir sağlık sorunudur. Bu durumda olan kişinin birden fazla farklı ve bağımsız kişiliği bulunur. Bu kişilikler, zaman zaman bireyin davranışlarını kontrol ederler. Her bir kişilik, kendine özgü bir geçmişe, özelliklere ve hoşlanıp hoşlanmadığı şeylere sahiptir. Çoklu kişilik bozukluğu olan bireyler bazen hafızalarında boşluklar yaşarlar ve bu durum zaman zaman halüsinasyonlara yol açabilir.
Çoklu kişilik bozukluğu, birçok farklı nedenden kaynaklanabilen oldukça karmaşık bir psikolojik durumdur. Bu durumun temel nedenleri arasında, genellikle erken çocukluk döneminde yaşanmış ciddi travmalar (sıklıkla tekrarlayan fiziksel, cinsel veya duygusal istismar) yer alır. Bazı durumlarda bu bozukluğa bölünmüş kişilik bozukluğu da denir.
Bu bozukluğun varlığı, bireyin düşünceleri, anıları, duyguları, davranışları veya kimlik algısında bağlantı kopukluğuna neden olabilir. Bazı uzmanlar, bu zihinsel sürecin, kişinin şiddetli, travmatik veya acı verici bir deneyimle başa çıkamayacağı durumlarda kendini korumak amacıyla ortaya çıktığını savunur. Buna göre, çoklu kişilik bozukluğu, bir tür ciddi ayrışma mekanizması olarak ortaya çıkar.
Çoklu kişilik bozukluğunda, bireyin “alter” olarak adlandırılan iki veya daha fazla farklı kimliği bulunabilir. Bu kimlikler, bireyin davranışlarını farklı zamanlarda kontrol ederler. Her bir alter, kendi benzersiz kişisel geçmişi, özellikleri ve tercihleri olan bir kimliktir.
Çoklu kişilik bozukluğu belirtileri
Çoklu kişilik bozukluğu olarak da bilinen Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu, kişinin davranışlarını kontrol eden iki veya daha fazla farklı ve bağımsız kişilik durumuyla karakterizedir. Bu bozukluk, hastada basit unutkanlık olarak açıklanamayacak kadar geniş ve ayrıntılı kişisel bilgilerin hafızasında sorunlar ortaya çıkarır. Ayrıca, farklı hafıza varyasyonları da bu hastalığın bir parçası olabilir.
Her hastalıkta olduğu gibi, Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu her bireyde farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Bazı hastalarda, farklı kişilik durumları (alterler), farklı yaş, cinsiyet, ırk, tutum, jestler ve konuşma tarzlarına sahip olabilirler. Diğer vakalarda, alterler hayali insanlar veya hatta hayvanlar olabilir.
Her bir kişilik durumu kendini gösterdiğinde ve bireyin davranışlarını ve düşüncelerini kontrol ettiğinde, buna “değişim” denir. Bu değişim bazen saniyeler, dakikalar veya günler sürebilir. Terapide bazen hipnoz gibi yöntemler kullanılarak farklı kişilik durumlarına ulaşılabilir.
Çoklu kişilik bozukluğu belirtileri arasında aşağıdakiler de sayılabilir:
- Baş ağrıları
- Hafıza kayıpları
- Zaman kaybı
- Trans ve “beden dışı deneyimler”
- Bu bozukluğa bağlı olarak, kendine zarar verme, kendini sabote etme ve hatta şiddet eğilimleri görülebilir.
Çoklu kişilik bozukluğu olan bazı kişiler, aşırı hız yapma, dikkatsiz araç kullanma veya yakınlarından para çalma gibi normalde yapmayacakları davranışları sergileyebilirler.
Bu bozukluğa sahip kişiler, vücutlarında bir yolcu gibi hissedebilirler. Bu kişiler, hastalık belirtileri gösterdiğinde, kendilerinin kontrolü dışında olduklarını, diğer seçeneklerinin olmadığını hissedebilirler.
Dissosiyatif kimlik bozukluğu belirtileri genellikle aşağıdaki şekillerde yaşamda kendini gösterebilir:
- Beden dışı deneyimler: Kişi, vücudundan ayrılmış gibi hissedebilir, genellikle “beden dışı” deneyim olarak tanımlanır. Bu durum genellikle duyarsızlaşma ile ilişkilidir.
- Derealizasyon: Kişi, dünyanın gerçek olmadığını, sisli veya uzak hissettiğini ifade edebilir.
- Hafıza kayıpları (amnezi): Kişi, önemli kişisel bilgileri hatırlamada zorluk yaşayabilir.
- Kimlik karışıklığı: Kişi, kendi kimliğiyle ilgili karmaşa yaşayabilir. Bu durum, kimlik değişikliği veya kimlik karışıklığı olarak adlandırılır. Bu durum, hastanın kendisini politik, dini, sosyal görüşlerini, cinsel yönelimini veya mesleki hedeflerini tanımlamada zorlanması şeklinde olabilir.
Çoklu kişilik bozukluğu nedenleri
Çoklu kişilik bozukluğu’nun nedeni tam olarak anlaşılmamış bir durumdur. Ancak, uzmanlar, bu bozukluğun (özellikle erken çocukluk döneminde duygusal ihmal veya istismarın kişilik gelişimini etkileyebileceği) kişilerarası ve çevresel streslere verilen psikolojik bir tepki olabileceğini düşünmektedirler. Dissosiyatif kimlik bozukluğu olan kişilerde, çocukluğun hassas bir gelişim aşamasında (genellikle 6 yaşından önce) tekrarlayan, yoğun ve sıklıkla yaşamı tehdit eden travmalar olması beklenir.
Açık bir fiziksel veya cinsel istismar olmasa bile bu hastalarda, sürekli ihmal veya duygusal istismar olduğunda da dissosiyatif kimlik bozukluğu ortaya çıkabilir. Aile içinde belirsizlik ve korku hissi veren bir ortamda büyüyen çocuklar, dissosiyatif hale gelebilirler.
Çoklu kişilik bozukluğuna yol açabileceği düşünülen bazı travmatik deneyimler şunlar olabilir:
- Tekrarlanan fiziksel, zihinsel veya cinsel istismar
- Kaza
- Doğal afet
- Askeri mücadele
- Suç mağduriyeti
Çoklu kişilik bozukluğu oldukça nadir bir rahatsızlıktır ve bu nedenle hastalık hakkında bilgiler kısıtlıdır. Tanı koymak zor olabilir. Eğer Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu olduğunuzdan şüpheleniyorsanız, en yakın psikiyatri kliniğine başvurarak uzman bir doktordan yardım almanız önemlidir.
Çoklu kişilik bozukluğu türleri nelerdir?
Çoklu kişilik bozukluğu, farklı dissosiyatif bozuklukların bir parçası olarak kabul edilir. Ana dissosiyatif bozukluk türleri şunlardır:
- Depersonalizasyon bozukluğu: Kişinin kendini gerçeklikten kopmuş, dışarıda veya kendinden uzak gibi hissettiği bir durumdur. Duygular, düşünceler, hareketler ve algılar gerçek olmaktan uzak gibi algılanır. Zamanın yavaşladığı veya hızlandığı hissedilebilir. Bu durum rahatsız edici olabilir ve farklı zaman dilimlerinde sürebilir.
- Dissosiyatif amnezi: Bu durum unutkanlıktan daha şiddetli bir hafıza kaybını ifade eder. Genellikle kişinin yaşadığı şiddetli stres, travma veya acı bir durum sonrasında hatıraların kaybolmasıyla ortaya çıkar. Dissosiyatif amnezi aniden nöbetler halinde de görülebilir.
- Dissosiyatif kimlik bozukluğu: Birden fazla kişilik veya kimlik durumu bulunmasıyla kendini gösterir. Bu durumda, kişi birden fazla farklı kimlikle ya da kişilikle yaşıyormuş gibi hisseder. Bu farklı kimliklerin kendilerine özgü isimleri, kişisel geçmişleri, özellikleri ve tercihleri vardır. Dissosiyatif kimlik bozukluğunda sıklıkla amnezi (hafıza kaybı) nöbetleri görülür. Kişide kafa karışıklığı ve kendini kaybetme durumu yaşanabilir.
Çoklu kişilik bozukluğu tanısı nasıl konur?
Çoklu Kişilik Bozukluğu teşhisi koymak zorlu bir süreçtir ve genellikle zaman alıcıdır. Uzmanlar, çoklu kişilik bozukluğu tanısı alan bireylerin, semptomlarına tanı konulmadan önce uzun bir süre (yaklaşık 7 yıl gibi) psikiyatristler ve psikologlar ile çalıştıklarını tahmin etmektedirler. Bu durum, bu bozukluğun semptomlarının, diğer birçok psikiyatrik rahatsızlıkla benzerlik göstermesinden kaynaklanmaktadır. Bu durum, teşhis koymayı zorlaştırır. Ayrıca, dissosiyatif bozuklukları olan bireylerde aynı zamanda borderline kişilik bozukluğu, diğer kişilik bozuklukları, depresyon ve anksiyete gibi tanılar da olabilmektedir, bu da tanı sürecini karmaşık hale getirebilir.
Hastalığın teşhisi için tıp literatüründe belirlenmiş olan tanı kriterleri kullanılır. Bu kriterlerden bazıları şunlardır:
- Hastada iki veya daha fazla farklı kimlik veya kişilik durumu bulunması,
- Günlük olayların, önemli kişisel bilgilerin ya da travmatik olayların hatırlanmasında boşluklar olması (amnezi),
- Kişinin bu bozukluktan dolayı sıkıntı yaşaması ya da bu bozukluk nedeniyle bir veya daha fazla önemli yaşam alanında işlevsellik sorunu yaşaması,
- Hastalığın semptomlarının, bir maddenin doğrudan fizyolojik etkilerine (alkol zehirlenmesi gibi) veya genel tıbbi bir duruma (kompleks kısmi nöbetler gibi) bağlı olmaması.
Çoklu kişilik bozukluğunda farklı kişilikler, kişinin yaşamındaki zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olur. Örneğin, hastanın ilk teşhis edildiği zamanda ortalama iki ila dört kişilik vardır, ancak tedavi sürecinde bu sayı 13 ila 15’e kadar çıkabilir. Bu durum, teşhis ve tedavi sürecinin karmaşıklığını artırabilir. Tedavi süreci, genellikle psikoterapi ve diğer psikolojik tedavileri içerir. Kesin teşhis için uzman bir psikiyatrist veya psikoloğa danışmak önemlidir.
Çoklu kişilik bozukluğu tedavisi
Çoklu kişilik bozukluğu tedavisi, genellikle psikoterapi ve bazen ilaç tedavisi kombinasyonuyla gerçekleştirilir. Burada tedavi için bazı yaklaşımlar şunlardır:
- Psikoterapi: Tedavide en etkili yöntemlerden biri psikoterapidir. Özellikle, bir terapist rehberliğinde yapılan bilişsel davranışçı terapi (BDT) veya ruhsal farkındalık terapisi gibi terapi türleri kullanılabilir. Bu terapiler, hastanın travmatik deneyimleri işlemesine, farklı kimlikleri anlamasına ve bu kimlikler arasında uyum sağlamasına yardımcı olabilir.
- İlaç tedavisi: Bazı durumlarda, depresyon, anksiyete veya diğer semptomları kontrol altında tutmak için antidepresanlar veya anksiyolitikler gibi ilaçlar kullanılabilir. Bu ilaçlar semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir ancak genellikle temel tedavi değildir.
- Geçmişle çalışma: Terapi sırasında, geçmişte yaşanmış travmatik olaylar üzerinde çalışmak önemlidir. Bununla birlikte, bu süreç hastanın rahat hissettiği bir ortamda, tedaviyi yönlendiren uzman eşliğinde yapılmalıdır.
- Kimliklerin entegrasyonu: Terapinin bir hedefi, farklı kimlikler arasında uyumu artırmak ve bu kimlikleri tek bir entegre kimlik haline getirmektir. Bu, kişinin farklı parçalarını anlamasına ve kabul etmesine yardımcı olabilir.
Çoklu kişilik bozukluğu gibi karmaşık bir durumu tedavi etmek zor olabilir ve tedavi süreci genellikle uzun vadeli olabilir. Her hasta için tedavi planı farklılık gösterebilir ve terapist, hastanın ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş bir yaklaşım benimseyebilir.
Çoklu kişilik bozukluğu olduğunu nasıl anlarız?
Çoklu kişilik bozukluğu, kişinin birden fazla benlik veya kişilik durumuna sahip olduğu bir dissosiyatif bozukluktur. Bu durumu anlamak bazen karmaşık olabilir çünkü belirtiler ve semptomlar kişiden kişiye değişebilir. Ancak, genellikle şu belirtiler bu bozukluğa işaret edebilir:
- Birden fazla kişilik veya benlik: Kişi, farklı zamanlarda ve farklı durumlarda farklı kimliklere bürünebilir. Her bir kişilik kendine özgü bir isme, davranışlara ve hatta ses tonuna sahip olabilir. Bu kişilikler birbirlerini tanımazlar veya birbirlerinden haberdar değildirler.
- Hafıza kaybı: Farklı kişilikler arasında geçişler sırasında veya belirli olayları yaşarken bir kişilik, diğer kişiliklerin yaşadığı olayları veya deneyimleri hatırlamaz. Bu durum, genellikle o kişilik kontrolü ele aldığında veya daha sonra hatırlanamayan bir dönemle sonuçlanabilir.
- Kişilikler arasında farklılık: Her kişilik farklı bir yaş, cinsiyet, dil, tavır veya hatta fiziksel özelliklere sahip olabilir. Bu durum, kişinin bir kişilikten diğerine geçerken hissettiği farklılık duygusunu içerebilir.
- Sürekli ruh hali değişiklikleri: Kişi, farklı kimliklere bürünürken veya farklı durumlarla karşılaşırken ruh hali veya davranışları ani ve belirgin şekilde değişebilir.
- Stresli veya travmatik geçmiş: Genellikle çoklu kişilik bozukluğu olan bireyler, şiddetli travmalar veya tekrarlayan duygusal istismar gibi şiddetli stres yaşamış olabilirler.
Bu belirtilerden bir veya birkaçını yaşıyorsanız, profesyonel bir uzmandan yardım almak önemlidir. Çünkü çoklu kişilik bozukluğu gibi bir durumun tanısı ve tedavisi uzmanlık gerektirir.
Çoklu kişilik bozukluğu ne zaman ortaya çıkar?
Çoklu kişilik bozukluğu olan bireyler genellikle bu durumu tam olarak anlamadan önce uzun bir süreç yaşarlar. Çoğu zaman, çoklu kişilik bozukluğu tanısının konulması yıllar alabilir. Bu durum, genellikle kişinin farklı kimlikleri veya benlikleri arasında hafıza kaybı yaşaması ve farklı kimliklerin farklı durumlarla veya travmatik olaylarla ilişkili olması nedeniyle karmaşık hale gelebilir.
Kişi, bu farklı kişiliklere bürünürken veya belirli olaylarla karşılaşırken bu durumu fark etmeyebilir. Çoğu durumda, bireyler çoklu kişilik bozukluğunu fark etmekte zorlanır ve bu durumu anlamak ve tanımak için yardım almak uzun zaman alabilir. Bu nedenle, bu bozukluğa sahip olan bireylerin çoğu, bir uzmandan yardım alarak psikoterapi sürecine başladıklarında veya tedavi görmeye karar verdiklerinde bu durumun farkına varabilirler. Psikoterapi sırasında, kişinin farklı benlikleri veya kimlikleri ortaya çıkabilir ve bu da çoklu kişilik bozukluğu olan bireylerin durumlarını anlamalarına yardımcı olabilir. Bu süreç, tanı ve tedavi sürecinde önemli bir adımı temsil eder.