Bacillus anthracis bakterisi tarafından oluşturulan şarbon, ot yiyen hayvanlar arasında koyunlar, sığırlar ve keçiler arasında görülen bir hastalıktır. Şarbon, genellikle derin yaralara temas etme, sindirim sistemi veya solunum yolları yoluyla enfekte olmuş hayvanlardan insana bulaşabilir. İnsan vücuduna girdikten sonra çoğalan ve toksinler üreten şarbon bakterileri, tedavi edilmezse ölümcül olabilir. Erken teşhis sonrasında hastanın hastaneye yatırılması antibiyotik tedavisi uygulanması, hastalığın iyileşmesini mümkün kılar.
Şarbon, tarih boyunca toplu ölümlere neden olmasa da önemli hastalıklardan biridir. Eski Mısır ve Mezopotamya’da beşinci veba olarak da bilinen şarbon hastalığı, günümüzde hayvanlardaki şarbonun azalmasıyla birlikte nadir görülür hale gelmiştir. Gelişmiş ülkelerde daha az görülse de hala Afrika, Güney Amerika ve Asya gibi bazı ülkelerde şarbon vakaları görülmektedir. Türkiye’de ise şarbon hastalığı endemik bir hastalık olarak kabul edilir, ancak görülme sıklığı oldukça düşüktür. Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi’nde bazı şehirlerde rastlanabilen şarbon vakaları, 2017 yılında sadece 37 insanda tespit edilmiştir. Ancak bu rakam, o yıl Avrupa ülkeleri arasında en yüksek hasta sayısına sahip olanıdır.
Şarbon hastalığı kimlerde görülür?
- Çiftçiler ve hayvan yetiştiricileri: Şarbon, ot yiyen hayvanlarda daha sık görülür, bu nedenle bu işlerle uğraşan kişiler daha fazla risk altındadır.
- Şarbon sorunu olan ülkelere giden askeri üyeler ve turistler: Şarbon, belirli bölgelerde daha yaygın olabilir, bu nedenle bu bölgelere seyahat eden askeri personel ve turistler risk altında olabilirler.
- Bakteri inceleyen araştırmacılar ve laboratuvar çalışanları, biyologlar: Şarbon bakteri ile çalışan laboratuvar personeli, bu patojenlerle temas riski taşıdıkları için daha fazla dikkat etmelidirler.
- Enfekte olmuş hayvanlarda çalışan veterinerler: Veterinerler, enfekte hayvanlarla doğrudan temas ettikleri için şarbona karşı daha yüksek risk altındadırlar.
- Yün fabrikası, tabakhane ve mezbaha işçileri: Bu işlerde çalışanlar, hayvanların etleri veya ürünleriyle temas ettikleri için şarbon riskine maruz kalabilirler.
- Hayvan postu kullanan davul yapımcıları: Hayvan postları, şarbon bakterilerini taşıyabilir, bu nedenle hayvan postu kullanan kişiler dikkatli olmalıdır.
Şarbon riskine karşı koruyucu önlemler almak ve bu işlerle uğraşan kişilerin eğitilmesi, hastalığın yayılmasını engellemeye yardımcı olabilir.
Şarbon türleri nelerdir?
Şarbon hastalığı türleri, bakterilerin vücuda nasıl girdiğine bağlı olarak farklılık gösterir. Şarbonun başlıca türleri şunlardır:
- Deri şarbonu: Bakteriler cildin yüzeyine bir yara veya kesik yoluyla girdiğinde ortaya çıkar. Deri şarbonu en yaygın ve genellikle en az ölümcül olan şarbon türüdür. Risk altında olan kişiler arasında veterinerler, hayvan yünü, postu ve kılıyla çalışanlar gibi hayvanlarla temas eden kişiler bulunur.
- Bağırsak şarbonu: Bağırsak şarbonu, enfekte bir hayvanın az pişmiş veya çiğ etini tüketen insanlara bulaşabilir. Bakteriler yemek borusunu, boğazı, mideyi ve bağırsakları etkiler. Bu tür, şarbonun sindirim sistemi yoluyla vücuda girdiği bir formudur.
- Akciğer şarbonu: Akciğer şarbonu, havadaki şarbon sporlarını soluyan kişilerde ortaya çıkar. Bu tür, ciddi solunum problemlerine ve ölüme neden olabilen şarbonun en ölümcül formudur. Akciğer şarbonuna en çok yün fabrikalarında çalışanlar, mezbaha ve tabakhane işçileri gibi enfekte hayvanlardan kaynaklanan sporları soluma riski altındadır.
Şarbon türleri, enfeksiyon yoluna bağlı olarak farklı semptomlara ve tedavilere sahiptir. Her türün erken teşhis ve uygun tedavi gerektirir.
Şarbon hastalığı neden olur?
Şarbon hastalığı, bir bireyin enfekte olmasına neden olan şarbon bakterilerinin veya sporlarının temasıyla ortaya çıkar. Şarbon sporları, dünya genelinde doğal olarak toprakta oluşur ve bu sporlar, yıllarca uyku halinde kalabilirler. Şarbon hastalığına en sık hayvanlar aracılığıyla bulaşır; atlar, keçiler, koyunlar ve sığırlar gibi hayvanlar şarbonun yayılmasında önemli bir rol oynarlar.
Son zamanlarda, Avrupa’da meydana gelen iki şarbon salgını vakasının, kanunsuz uyuşturucuların enjekte edilmesi yoluyla eroin kullanıcıları arasında yayıldığı gözlemlenmiştir. Bu eroinlerin muhtemelen doğal olarak oluşan şarbonun daha yaygın olduğu bölgelerden geldiği düşünülmektedir.
Şarbon hastalığına yakalanma riski, kişinin şarbon sporlarıyla doğrudan temas etmesi gerektiği için genellikle yüksek riskli mesleklerle ilişkilendirilir. Bu riski artıran faktörler arasında şunlar bulunur: şarbonun yaygın olduğu bölgelerde çalışmak, laboratuvar ortamında şarbonla çalışmak, hayvan derileri, kürkler veya yünlerle uğraşmak, veterinerlik yapmak, avcılıkla uğraşmak ve yasa dışı uyuşturucuların vücuda enjekte edilmesi gibi faaliyetler.
Şarbon hastalığı nasıl bulaşır?
Şarbon hastalığı, enfekte hayvanlardan doğrudan veya dolaylı yollarla insana bulaşabilen bir hastalıktır. Bulaşma kaynaklarına göre şarbon dört ana grupta incelenebilir:
- Tarımsal şarbon: Tarımsal şarbon, en sık görülen bulaşma yoludur ve bakterilerin enfekte hayvanlardan doğrudan insana geçtiği bir şekilde ortaya çıkar. Bu yolla bulaşan şarbon vakaları Türkiye’de sıkça görülmektedir. Tarım işleriyle uğraşan kişiler, enfekte hayvanlarla temas etme riski altındadır.
- Endüstriyel şarbon: Endüstriyel şarbon, bakteri sporlarını taşıyan enfekte hayvanların kürk, deri, kemik veya yün gibi ürünlerinin sanayide işlenmesi sırasında insana bulaşabilir. Bu nedenle bu tür sanayi işlerinde çalışanlar, bulaşma riski taşırlar.
- Laboratuvar kaynaklı şarbon: Laboratuvar kaynaklı şarbon nadir görülse de ciddi salgınlara yol açabilir. Şarbon bakterisinin laboratuvar ortamlarında veya yapay koşullarda üretilmesi, biyolojik silah olarak kullanılmasına yol açabilir ve bu da bir bulaşma yolunu oluşturur.
- Meslek hastalığı olarak şarbon: Şarbon aynı zamanda bir meslek hastalığıdır. Bu hastalığa karşı yüksek risk taşıyan meslek grupları arasında veterinerler, mezbaha çalışanları, hayvancılıkla uğraşanlar, kasaplar, laboratuvar çalışanları, acil yardım ve sağlık personeli, posta ve paketleme çalışanları bulunmaktadır. Bu mesleklerde çalışanlar, şarbon hastalığına karşı daha fazla dikkatli olmalı ve koruyucu önlemleri almalıdır.
Şarbonun bulaşma yolları ve risk grupları hakkında bilinçli olmak, hastalığın kontrol altına alınmasına ve yayılmasının önlenmesine yardımcı olur.
Şarbon hastalığının belirtileri
Şarbon hastalığının belirtileri, hastalığın formuna ve bulaşma yoluna bağlı olarak değişebilir. Şarbonun farklı türleri ve belirtileri:
Kesik (Deri) şarbon:
- Cilt üzerinde kızarıklık, şişlik ve ağrılı lezyonlar oluşur.
- Lezyonlar hızla büyür ve kabarır.
- Bu kabarıklıklar, çevresindeki dokulara yayılabilir ve açık yaralara dönüşebilir.
- Lezyonların etrafı sıklıkla siyah bir nekroz bölgesi ile çevrilidir.
Solunumsal (Akciğer) şarbon:
- Göğüs ağrısı ve nefes almada güçlük gibi solunum problemleri ortaya çıkar.
- Bulantı, kusma, yorgunluk, ateş ve aşırı terleme gibi genel belirtiler görülebilir.
- Baş ağrısı, kas ağrıları ve halsizlik de yaşanabilir.
Sindirim sistemi şarbonu:
- Karın ağrısı ve kanlı ishal gibi sindirim sorunları meydana gelebilir.
- Genel olarak mide ve bağırsaklarla ilgili belirtiler gözlenir.
Enjeksiyon şarbonu (İlaç kullanımıyla bulaşan):
- Bu türde belirtiler, şarbonun bulaştığı yerin enjeksiyon yerine bağlı olarak değişebilir.
- Enjeksiyon bölgesinde ağrı, şişlik ve kabarcıklar oluşabilir.
Lökemik (Kan) şarbon:
- Bu tür şarbon çok nadir görülür ve kan yoluyla bulaşır.
- Belirtiler genellikle vücutta enfeksiyonun yayılmasıyla ilişkilidir ve genel olarak yorgunluk, halsizlik, ateş gibi belirtileri içerebilir.
Şarbon hastalığı, erken teşhis ve tedavi edilmezse ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu nedenle herhangi bir şüpheli belirti görüldüğünde bir sağlık profesyoneline başvurulmalıdır. Ayrıca, şarbona karşı risk taşıyan meslek grupları düzenli olarak sağlık kontrollerinden geçmelidir.
Şarbon insandan insana bulaşır mı?
Şarbon, doğrudan insandan insana veya hayvandan hayvana bulaşan bir hastalık değildir. Genellikle doğrudan temasla veya enfekte hayvanlardan kaynaklanan ürünlerin işlenmesi sırasında bulaşır. Şarbon hastası bir kişi, yaralarından kaynaklı temas yoluyla veya hastalık belirtileri gösteren hayvanların et, deri veya diğer ürünleriyle temas sonucu bulaşabilir. Şarbon, genellikle temasla veya kontamine ürünlerin tüketilmesiyle insana geçer, ancak insanlar arasında doğrudan bulaşıcı değildir.
Şarbonun önlenmesi için alınması gereken bazı önlemler
- Aşı: Şarbon aşısı, yüksek risk altındaki meslek grupları için önerilebilir. Özellikle askeri personel, laboratuvar çalışanları ve şarbonla çalışan bilim insanları gibi mesleklerde çalışanlar için aşı önerilebilir. Ancak genel halk için şarbon aşısı önerilmemektedir.
- Temas önlemleri: Şarbon sporlarına maruz kalmaktan kaçınmak için enfekte hayvanlarla temas etmekten kaçının. Özellikle enfekte hayvanların et, deri veya diğer ürünleriyle temas etmekten sakının.
- İyi pişirme uygulamaları: Et ürünlerini iyi pişirin. Şarbon bakterileri yüksek sıcaklıklarda ölür, bu nedenle et ürünlerini tam olarak pişirerek enfeksiyon riskini azaltabilirsiniz.
- İş sağlığı ve güvenliği önlemleri: Şarbon riski taşıyan mesleklerde çalışanlar, uygun kişisel koruyucu ekipmanları kullanmalı ve enfekte materyallerle çalışırken dikkatli olmalıdır. İş sağlığı ve güvenliği kurallarına uymak önemlidir.
- Seyahat önlemleri: Şarbonun yaygın olduğu bölgelere seyahat ederken, çiftlik hayvanlarına veya hayvan ürünlerine temas etmekten kaçının ve etleri iyi pişirilmiş olarak tüketin.
- Kişisel hijyen: Ellerinizi düzenli olarak yıkayın ve temiz tutun. Özellikle enfekte materyallerle temas etmeden önce ellerinizi yıkamak önemlidir.
- Veteriner hizmetleri: Çiftlik hayvanlarınızı düzenli olarak veteriner kontrolünden geçirin ve gerekli aşıları yaptırın.
Şarbon, uygun önlemler alındığında önlenebilir bir hastalıktır. Özellikle risk altındaki meslek grupları, enfekte materyallerle temas etmekten kaçınmak ve uygun koruyucu önlemleri almak için özen göstermelidirler.
Şarbon aşısı
Şarbon aşısı, hayvanlar ve insanlar için farklı biçimlerde kullanılır ve her iki aşının bileşenleri farklıdır. İşte şarbon aşılarına ilişkin daha ayrıntılı bilgiler:
Hayvanlar için şarbon aşısı:
- Hayvanlarda kullanılan şarbon aşısı, canlı bakteriler içerir ve genellikle hastalığın özelliği azaltılmış formunu içerir.
- Bu aşı, çiftlik hayvanlarını ve diğer hayvanları hastalığa karşı korumak için kullanılır. Özellikle şarbonun yaygın olduğu bölgelerde hayvanların aşılanması yaygındır.
- İnsanlara uygulanmaz ve insanlar üzerinde kullanılmamalıdır.
İnsanlar için şarbon aşısı:
- İnsanlar için kullanılan şarbon aşısı, canlı bakteriler içermez ve bu nedenle şarbon hastalığına yol açmaz.
- Şarbon aşısı genellikle risk altındaki meslek grupları için düşünülür. Bu meslek grupları arasında laboratuvar çalışanları, askeri personel ve şarbon bakterisi ile çalışan bilim insanları bulunur.
- Genel halk için yaygın bir uygulama değildir ve sadece gerekli durumlarda yapılır.
Şarbon aşısının uygulanması, belirli bir programı izler. İlk dozdan sonra belirli aralıklarla tekrar dozlar verilir ve bağışıklığın korunması için pekiştirme dozları gerekebilir.
Şarbon aşısının yan etkileri arasında ciddi alerjik reaksiyonlar yer alabilir. Bu nedenle aşı öncesi sağlık profesyoneline danışmak önemlidir. Hamileler, ağır hastalık geçirenler ve aşının bileşenlerine alerjik olanlar gibi özel durumları olan bireyler için özel değerlendirmeler yapılmalıdır. Aşının uygulanması, şarbon hastalığının riski ile ilgili bir karar üzerine yapılır.
Şarbon tedavisi
Şarbon tedavisi, hastalığın belirtilerini gösteren kişiler için oldukça önemlidir ve hızlı bir şekilde sağlık kuruluşuna başvurmak gereklidir. Şarbonun tedavisinde aşağıdaki yöntemler kullanılır:
Antibiyotik tedavisi:
Şarbon tedavisinde en yaygın kullanılan yöntemlerden biri antibiyotiklerdir. Penisilin ve alternatif antibiyotikler, şarbon bakterisini hedef alarak enfeksiyonu kontrol altına almada etkilidir.
Tedavi genellikle birkaç hafta sürebilir ve hastanın durumuna göre doktorun önerdiği süre ve dozda kullanılır.
Antitoksin tedavisi:
- Antitoksin tedavisi, şarbon toksinlerini nötralize etmek için kullanılır. Ancak bu tedavi, genellikle deneysel bir tedavi olarak kabul edilir ve sadece belirli durumlarda uygulanabilir.
- Antitoksin tedavisi, hastalığın erken evrelerinde toksinlerin etkilerini azaltmak için kullanılır.
Cerrahi müdahale:
- Deri şarbonu vakalarında, yaraların iltihaplanması ve komplikasyon riski nedeniyle cerrahi müdahale önerilmez.
- Lezyonlara pansuman yapılabilir ve enfeksiyon kontrol altına alınabilir. İhtiyaç duyulması halinde bu işlem steril koşullarda yapılmalıdır.
Tedavi sırasında, sağlık personeli tarafından gerekli koruyucu önlemler alınmalıdır, çünkü şarbon hastalığı bulaşıcı olabilir. Ayrıca tedavi süreci boyunca hastanın doktorunun önerilerine tam olarak uyması önemlidir. Şarbon hastalığının erken teşhis ve tedavisi, hastalığın kontrol altına alınmasında kritik bir rol oynar.