Erişkin still hastalığı

Erişkin başlangıçlı still hastalığı (ESH), genellikle genç erişkinlerde görülen ve birden fazla organı etkileyen nadir bir inflamatuar durumu tanımlar. Diğer romatizmal hastalıklarla karşılaştırıldığında teşhisi zor ve üzerine çok az araştırma yapılmış multisistemik bir hastalıktır. Semptomlar genellikle ateş, döküntü ve eklem ağrısı içerir. Erişkin başlangıçlı still hastalığı; etiyolojisi bilinmeyen, birden fazla organı etkileyen ve çeşitli klinik seyirli hastaları içeren nadir bir sistemik otoinflamatuar hastalıktır.

Hastalığın adı, 1897’de sistemik başlangıçlı juvenil idiopatik artritli (JIA) 22 çocuğu tanımlayan ve hastalığı keşfeden Sir George Frederic Still’den gelir. Bu keşfin ardından, 1971’de Eric Bywaters, deri döküntüsü ve ateş gözlemlenen poliartritli 14 yetişkin hastayı tanımlayarak bu hastalığı daha da belirginleştirmiştir.

Erişkin başlangıçlı Still Hastalığı, juvenil idiopatik artrit (JIA) olarak adlandırılan, genellikle 16 yaşın altındaki çocukları etkileyen bir hastalığın erişkinleri etkileyen bir varyantıdır. Hastalığın bir diğer adı sistemik başlangıçlı JIA’dir ve “sistemik” terimi, hastalığın eklem iltihabı ile tipik olarak yüksek ateş, bez şişmesi ve iç organ tutulumu gibi vücut çapında belirtilerle başlamasını ifade eder. “İdiopatik” terimi ise hastalığın bilinen bir nedeninin olmadığını belirtir.

Sistemik başlangıçlı JIA, eskiden sistemik başlangıçlı juvenil romatoid artrit (JRA) olarak adlandırılıyordu; ancak adlandırma sistemlerindeki değişiklikler nedeniyle her iki hastalık da şu anda aynı isimle anılmaktadır.

Erişkin still hastalığı neden olur?

Erişkin still hastalığının kesin nedeni bilinmemekle birlikte, viral veya bakteriyel enfeksiyonlar gibi dış etkenlerle vücuttaki toksik maddelerin hastalığı tetiklediği düşünülmektedir. Bu süreçte bağışıklık sistemi, tetikleyici faktörlere aşırı tepki verir ve hastalığın ortaya çıkmasına neden olur. Genetik faktörlerin de erişkin still hastalığı gelişiminde rol oynayabileceği öne sürülmüştür, ancak bu konuda kesin bir bilgiye henüz ulaşılamamıştır.

Erişkin still hastalığı, vücutta iltihaplanmaya neden olan bir otoimmün hastalık olarak sınıflandırılır. Otoimmün hastalıklarda bağışıklık sistemi, normalde vücuda zarar vermemesi gereken kendi hücre ve dokularına saldırır. Bu durumda, hastalığın tetikleyicisi olabilecek enfeksiyonlar veya toksik maddeler, bağışıklık sisteminin aşırı tepkisine yol açabilir.

Ancak, erişkin still hastalığı konusunda yapılmış detaylı çalışmalar sürmektedir ve hastalığın tam olarak nasıl oluştuğunu anlamak için daha fazla araştırma gerekmektedir. Genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve bağışıklık sistemi ile ilgili karmaşık mekanizmaların bir kombinasyonu hastalığın gelişimine katkıda bulunabilir.

Erişkin still hastalığı belirtileri

 Erişkin still hastalığı belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Yüksek ateş: Genellikle günlük veya birkaç günlük periyotlar halinde tekrarlayan yüksek ateş, erişkin still hastalığının en belirgin belirtilerindendir. Ateş sıklıkla 39 dereceye kadar çıkabilir.
  • Cilt döküntüleri: Kiremit rengi veya pembe renkli döküntüler, vücudun farklı bölgelerinde görülebilir. Bu döküntüler genellikle ateşle birlikte ortaya çıkar.
  • Eklem ağrıları ve şişlik: Özellikle diz, bilek, dirsek ve el bileklerinde ağrı, şişlik ve sertlik yaşanabilir. Eklemlerdeki bu belirtiler genellikle sabahları daha belirgin olabilir.
  • Boğaz ağrısı: Boyundaki lenf düğümlerinin şişmesi sonucu boğaz ağrısı olabilir.
  • Lenf bezlerinde şişme: Lenf bezlerinde şişme, genellikle boyun veya koltuk altında fark edilebilir.
  • Hafif kaşıntı: Bazı hastalarda vücutta hafif kaşıntı görülebilir.
  • İştah azalması ve kilo kaybı: Hastalık genellikle iştah kaybına neden olabilir ve bu da kilo kaybına yol açabilir.

Bu belirtilerle birlikte, erişkin still hastalığı vakalarında hastalar genellikle yorgunluk, halsizlik, kas ağrıları ve genel bir huzursuzluk hissi gibi non-spesifik şikayetlere de sahip olabilirler. Eğer yüksek ateş, cilt döküntüleri ve eklem ağrıları gibi belirtilerle karşılaşıyorsanız, bir sağlık profesyoneli ile görüşmek ve gerekli tetkikleri yaptırmak önemlidir.

Erişkin still hastalığı nasıl teşhis edilir?

Erişkin still hastalığı teşhisi koymak genellikle bir dizi klinik, laboratuvar ve görüntüleme testini içeren bir süreci içerir. Hastanın belirti ve şikayetleri ile başlanan bu süreçte, aşağıdaki yöntemler kullanılabilir:

  • Hikâye ve fizik muayene: Hastanın sağlık geçmişi ve şu anki durumu hakkında detaylı bir hikâye alınır. Fizik muayene sırasında doktor, hastanın eklem şişlikleri, cilt döküntüleri ve diğer belirtileri değerlendirir.
  • Kan testleri: Kan testleri, hastalığın varlığını belirlemeye yardımcı olabilir. Hastalığın inflamatuar bir durum olduğunu gösteren belirleyici özellikler arasında yüksek lökosit sayısı, yüksek C-reaktif protein (CRP) düzeyleri ve yüksek eritrosit sedimantasyon hızı (ESH) bulunabilir.
  • Görüntüleme testleri: Röntgen, manyetik rezonans görüntüleme (MRG) veya bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme testleri, eklem ve iç organlarda oluşan değişiklikleri göstermeye yardımcı olabilir. Bu testler, hastalığın diğer olası nedenleriyle karıştırılmasını önlemek ve komplikasyonları değerlendirmek için kullanılabilir.
  • Diğer laboratuvar testleri: Bazı özel laboratuvar testleri, karaciğer fonksiyonları, böbrek fonksiyonları ve diğer organların durumu hakkında bilgi sağlayabilir.

Erişkin still hastalığı teşhisi, hastanın belirtileri, laboratuvar sonuçları ve görüntüleme bulgularının birleştirilmesini içerir. Bu hastalığın teşhisi genellikle diğer romatolojik hastalıkları dışlamak ve hastanın semptomlarına dayanarak konulur. Çünkü bu hastalığın spesifik bir tanı testi yoktur ve tanı, genellikle dışlanma yöntemiyle konur. Hastanın bir romatolog tarafından değerlendirilmesi ve teşhis konulması önemlidir.

Erişkin still hastalığı tedavisi nasıl yapılır?

Erişkin still hastalığı tedavisi, hastalığın şiddetine, belirtilerine ve hastanın genel sağlık durumuna göre özelleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir. Genellikle kullanılan tedavi seçenekleri şunları içerir:

  • Steroid ilaçlar: Hastalığın şiddetli belirtilerini hafifletmek ve inflamasyonu kontrol altına almak için kortikosteroidler (steroidler) kullanılabilir. Ancak, uzun süreli kullanımları ciddi yan etkilere neden olabilir, bu nedenle dozlar mümkünse en aza indirilmeye çalışılır.
  • Steroid olmayan antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler): Ağrı ve inflamasyonu azaltmak için NSAID’ler kullanılabilir. Bu ilaçlar genellikle hastanın belirtilerini hafifletmek için kullanılır.
  • Biyolojik tepki değiştirici ilaçlar: İleri derecede hastalığı olanlarda veya diğer tedavilere yanıt vermeyenlerde kullanılan bu ilaçlar, bağışıklık sistemini düzenleyerek inflamasyonu azaltmaya yardımcı olabilir.
  • İmmünosupresanlar: Bağışıklık sistemini baskılamak amacıyla kullanılan bu ilaçlar, inflamasyonu kontrol altına almaya yardımcı olabilir. Ancak, bağışıklık sistemini zayıflattığı için dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır.
  • Fizik tedavi ve egzersiz: Eklem hareketliliğini artırmak ve kas gücünü korumak için fizik tedavi önerilebilir. Ayrıca, hastanın genel sağlığını iyileştirmek ve enerji seviyelerini artırmak için uygun egzersizler de önerilebilir.
  • Dinlenme ve sağlıklı yaşam tarzı: İstirahat, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, ilaçların düzenli kullanımı, takviyelerin alınması ve stresten uzak durmak gibi sağlıklı yaşam tarzı faktörleri, hastalığın tedavisinde önemlidir.

Tedavi planı genellikle bir romatolog tarafından yönetilir ve hastanın yanıtına göre düzenlenir. Her hasta farklı olabilir, bu nedenle tedavi planı bireyselleştirilmelidir. Tedavinin etkinliği düzenli takip ve değerlendirmelerle izlenir ve gerektiğinde değiştirilebilir.

Erişkin still hastalığı semptomlarını azaltmak için öneriler 

Erişkin still hastalığı semptomlarını azaltmak için aşağıdaki yöntemlerden yararlanılabilir:

  • Egzersiz ve aktif kalmak: Düzenli egzersiz yapmak, eklem hareketliliğini artırmaya ve kasları güçlendirmeye yardımcı olabilir. Bu, eklemlerdeki esnekliği koruyarak hareket aralığını sürdürmeye yardımcı olabilir.
  • Sağlıklı beslenme: Dengeli ve besleyici bir diyet, kiloyu kontrol etmeye, enerji seviyelerini artırmaya ve yorgunluğu azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca, antiinflamatuar özelliklere sahip yiyecekleri içeren bir diyetin benimsenmesi de faydalı olabilir.
  • Eklem koruma teknikleri: Günlük aktivitelerde eklem koruma tekniklerini uygulamak, eklemlerdeki gerilimi azaltabilir. Doğru duruş, ağırlıkları dengeli kullanma ve eklem yorgunluğunu önlemek için düzenli aralıklarla dinlenme bu tekniklere örnektir.
  • Stres yönetimi: Stresin hastalık semptomlarını kötüleştirebileceği göz önüne alındığında, düzenli uyku, rahatlama teknikleri (meditasyon, derin nefes alma), konuşma terapileri ve danışmanlık gibi yöntemlerle stres yönetimi sağlanabilir.
  • Uygun ilaç kullanımı: Doktorun önerdiği ilaçların düzenli ve doğru bir şekilde kullanılması, semptomların kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir. Bu ilaçlar genellikle ağrıyı azaltmaya, inflamasyonu kontrol etmeye ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya yöneliktir.

Bu yöntemler, hastalığın belirtilerini hafifletmeye ve hastanın yaşam kalitesini artırmaya yardımcı olabilir. Ancak, her hasta farklıdır, bu nedenle en etkili tedavi planı için bir sağlık profesyoneli ile iş birliği yapmak önemlidir.

Yukarıya Kaydır
Canlı Yardım
Yardıma mı ihtiyacınız var?
Magnet Hastanesi
Merhaba
Bu gün size nasıl yardımcı olabiliriz?