Doğum paketi hamileliğin başından itibaren sonuna kadar planlanan sizin için hazırlanan, size özel bir programdır. Doktorlar, hemşireler ve diğer hastane çalışanları ile birlikte sizin için planlanır. Doğum kontrolleri adı altında içinde gerekli kontroller, tahliller, muayeneler, doğum sonrası için gerekli hizmetler bulunur.
Doğum Paketi Neleri Kapsar ?
- Kadın hastalıkları ve doğumdan muayene
- Rutin testler
- Yeni doğan muayene, topuk kanı, ilk aşı
- Normal ya da sezaryen doğum (annenin tercih ve sağlık koşullarına göre )
- Bir ya da iki gecelik yatış ücreti
- Doğum sonrası emzirme danışmanlığı
- Tek seferlik diyetisyen randevusu
- Şeker yükleme testi
- Kardiyoloji testleri
- Gebelik takibini yapan doktoru, istek doğrultusunda hastanedeki başka bir kadrolu doktorla değiştirme
Doğum Kontrollerine Dahil Olmayan İşlemler Nelerdir?
- Medikal tedavi amaç doğrultusunda yatışlar
- Genetik testler
- Muayene katılım payı
- Suit oda
- Kordosentez
- Amniosentez
- CVS
Doğum Paketi Ne Zaman Satın Alınabilir?
Doğum paketi hamileliğin ilk zamanından 20.haftasına kadar alınabilir fakat 20.haftadan sonraki anneler için de alternatif paketler vardır.
Doğum Paketinin İçinde Neler Olmalıdır?
Sınırsız gebelik muayenesi, gebelik rutin testleri, tarama testleri, detaylı ultrason, şeker yükleme testi, NST testi.
Nst Nedir?
Gebeliğin 32.haftasından itibaren uygulanan gerekli bir testtir. Kalp atım hızı testi olarak da bilinir. Bebeğin sağlığından büyük bir habercidir.
Gebelik Rutin Testleri Nelerdir?
Tam kan sayımı; Bu testte kandaki farklı hücreler sayılır. Kırmızı kan hücrelerindeki azalma anemi yani kansızlık demektir.
Kan grubu ve rh testi; Bu değerlendirme rh pozitif veya negatif değerlendirmesi yapılır. Eğer anne rh negatifken bebek rh pozitif ise bu duruma rh uyuşmazlığı denir. İlerde sorun yaşanmaması için anneye özel bir iğne yapılır.
Tam idrar tahlili; Bu testte idrar yolu hastalığı, idrar yolu enfeksiyonu, şeker hastalığı, gebelik zehirlenmesi gibi durumların olup olmadığına bakılır.
İdrar kültürü; İdrarda bakteri olup olmadığına bakılır.
Kızamıkçık taraması; Bu enfeksiyon hamilelik sürecinde yaşandığında, bebeğin organlarında sorunlara yol açabilir. Bu test sayesinde annenin bu hastalığa karşı direnci olup olmadığı ya da yakın zamanda geçirip getirmediği anlaşılır.
Hepatit B ve C; Karaciğeri oldukça etkileyen virüslerdendir. Anneden bebeğe geçebilir bu yüzden bebeklere doğar doğmaz yapılır.
HIV virüsü taraması; Annede aids olabilir ve bebeğe de geçebilir. Gebelikte teşhis edilip tedavi edilmesi için bu tarama önemlidir.
Gebelik şekeri taraması; 24. Ve 28. haftaları arasında yapılır ancak annenin daha önce bir şeker hastalığı öyküsü varsa öncesinde de yapılması gerekir.
Ayrıntılı Ultrason Nedir?
Normal ultrasondan farklı olarak ayrıntılı ultrason, bebeğin ayrıntılı organlarının yüksek kalitede gösterilen bir taramasıdır.
Amniyosentez Nedir?
Doğum öncesi tanımda oldukça önemlidir. Bazı hastalıklardan ve anomalilerden şüphelenen kişiler bu testi yaptırınca durumdan emin olabilir. Anne karnına ince ve uzun bir iğne ile girilip amniyon sıvısı alınır ve incelenir.
CVS Nedir?
Gebelikte bebeğin kromozomlarının incelendiği testtir. Genetik hastalıklarda tanı koymak için gerekli ve önemli bir testtir.
Kordosentez Nedir?
Bebeğin kordonundan alınan kanla yapılan bir testtir. Bazı özel durumlarda tanı koymak için yapılır, bu yüzden genel doğum paketine dahil değildir.
İkili Tarama Testi Nedir?
İkili tarama testinde bebeğin ense kalınlığı, ölçüleri değerlendirilir. Bu testte anneden kan alınır ve beta HCG ve PAPP-A değerlerine bakılır. Beta HCG annelikte salgılanan çok kolay tespit edilen bir hormondur. PAPP-A ise gebelikte ortaya çıkan bir protein hormonudur.
Çoğul Gebeliklerde Ücretlerde Değişiklik Olur Mu?
İkiz, üçüz gibi gebelikler söz konusu olduğunda izlenilen yol farklı olacağını için, yapılan testlerde değişiklik olabileceği için ücrette de değişiklik olabilir.
Çocuk sahibi olmak heyecan verici bir süreçtir. Ancak bu süreç dikkat edilmesi gereken, çok önemli bir dönemdir. Bu dönemde, özellikle ilk kez anne olacak kişiler, en çok doğum konusunda endişelenmektedir. Gelişen tıp dünyasında pek çok seçenek olsa da çoğunlukla, anne ve bebeğin sağlığı için normal doğum tavsiye edilmektedir.
Bugünkü sağlık köşemizde, doğum hakkında tüm merak edilen konuları paylaşacağız. Makalemizde doğum yöntemlerini, hamilelik boyunca, doğum sırasında ve sonrasında nelerin yapılması gerektiği ile ilgili bilgileri inceleyebilirsiniz.
Doğum Yöntemleri Nelerdir?
Doğum yöntemi belirlenirken mutlaka anne adayı ve doktor iş birliği içinde olmalıdır. Bununla birlikte, anne adayının güvenebileceği bir doktor seçmesi önemlidir. Doğum yöntemi, annenin sağlık koşulları ve gebelik dönemine göre zaman içinde karar verilen bir durumdur. Ancak doktorlar tarafından, aksi bir durum oluşmadıkça, normal doğum önerilmektedir.
Normal doğumun dışında ki doğum yöntemleri, planlanmış ya da planlanmamış sezaryen, epidural doğum ve suda doğumdur. Bu doğum çeşitleri arasında en çok tercih edilenler, sezaryen ve anne adayının doğum sancısını daha az hissettiği suda doğum yöntemleridir.
Doğum şeklini belirleyen faktörler şu şekilde sıralanabilir:
- Doğum eyleminin uzaması,
- Düzenli ya da düzensiz kasılmalara rağmen rahim ağzının açılmaması,
- Bebeğin anne rahmindeki duruş şekli,
- Dar leğen kemiği,
- İri bebek şüphesi,
- Bebeğin başının çıkarken zorlanması,
- Anne adayının sistemik ya da gebeliğe bağlı hastalıkları,
- Aktif kanama durumları.
Normal Doğum
Gebeliğin 37-42. haftalarında gerçekleşmesi beklenen normal doğumun Dünya Sağlık Örgütü‘ne göre tanımı, kendiliğinden başlayan, doğum eyleminin başlangıcında riski düşük olan ve doğum süresince de bu şekilde devam eden bir doğum şeklidir. Bununla birlikte normal doğum anne ve bebek için, diğer yöntemlere göre daha faydalıdır.
Tamamlanmış yani 37-42. haftalar arasında olan gebelikte, anne adayının rahminde kendiliğinden gelişen kasılmalarla bebeğin doğumu başlar. Ancak çoğul gebeliklerde doğum süreci daha erken başlayabilmektedir.
Normal Doğum Faydaları
Normal doğumunun anneye olan faydaları şu şekildedir:
- Normal doğumda enfeksiyon, kanama gibi olası yan etkilerin oluşma riski, diğer yöntemlere göre daha az düzeydedir.
- Normal yani vajinal doğum sonrasında olan ağrı şikayeti, sezaryen yöntemine göre çok daha azdır.
- Doğum sonrasında, rahimde kalan plasenta, kan pıhtıları ve bebekten kalan tüm artıklar daha kolay temizlenir.
- Doğumdan sonra karşılaşılan kabızlık sorunu, normal doğumdan sonra daha az görülür.
- Anne ve bebek, normal doğum sonrasında, aksi bir durum oluşmadıkça, daha erken taburcu edilir.
- Normal doğum sonrasında anneler erken emzirmeye, diğer doğum yöntemlerine göre, daha yatkındır.
- Bir sonraki gebelikte oluşabilecek komplikasyon riskini azaltır.
Bebek için faydaları:
- Normal doğum esnasında bebek, doğum kanalına girdiğinde, faydalı bakteriler ile ilk temasını yaşar. Bu temasın, bebeğin bağışıklık sisteminin gelişiminde çok önemli bir yere sahip olduğu belirtilmektedir.
- Normal doğum sonrasında anne ile bebek buluşması daha hızlı gerçekleşir. Bu durum ilk bağlanma için çok önemlidir.
- Yapılan araştırmalara göre normal doğum, bebeklerin gelecekte karşılaşabileceğiastım ve obezite gibi hastalıklara yakalanma riski azaltır.
- Doğum kanalında bebeğin baskıya maruz kalması, ciğerlerindeki amniyon sıvısının boşalmasına yardımcı olur.
Sezaryen Doğum
Sezaryen doğum, anne ya da bebek için daha iyi bir sonuç sağlayacağına inanılan durumlarda tercih edilen bir yöntemdir. Ameliyathane koşullarında ve anestezi altında, anne adayının karından rahime doğru yapılan bir cerrahi işlemdir. Günümüzde sezaryen doğumlarda artış yaşansa da annenin ve bebeğin hayati bir problemi olmadıkça normal doğum önerilmektedir.
Sezaryen Kararını Belirleyen Durumlar
Bebeğe bağlı sezaryen gerektiren durumlar:
- Doğum ağrıları başlamadan önce fark edilen ya da doğum eylemi esnasında tespit edilen, bebeğe ait sıkıntı belirtileri.
- Bebeğin doğum yoluna hangi şekilde girdiği önemli bir etkendir. Normal doğumda bebek baş aşağı bir pozisyonda gelir. Ancak bazı durumlarda, makatı, ayağı ya da kolu önde gelirse normal doğum gerçekleşemeyebilir.
- Bebeğin 4000 gr’dan büyük olması.
- Plasentanın doğum yolunu kapatması.
- Plasentanın, doğumdan önce ayrılarak kanamaya yol açması sezaryen gerektiren bir durumdur.
Anneye bağlı sezaryen gerektiren durumlar:
- Önceki doğumun sezaryen ile olması ya da miyom ameliyatı gibi daha öncesinde rahimle ilgi ameliyat geçirilmesi,
- Kalça kemiklerinin dar, doğumsal kalça çıkığı ve geçirilmiş pelvik kemik kırıkları olması,
- Doğum kanalında bebeğin çıkışını bir engelleyen miyom olması,
- Genital bölgede aktif uçuk enfeksiyonunun ya da siğil enfeksiyonunun olması,
- Anneye ait bazı sistemik hastalıklar gibi durumlar sezaryen gerektirmektedir.
Doğum sırasında gelişen sezaryen gerektiren durumlar:
- Bazı durumlara bağlı olarak, normal doğumun gerçekleşememesi ya da doğum süresinin çok uzaması.
- Doğum eylemi esnasında tespit edilen, bebeğe ait sıkıntılar.
Epidural Doğum
Anne adaylarının normal doğumdan çekinmesinin en önemli nedeni ağrının fazlalığıdır. Bu çekilecek ağrının engellenmesi için de epidural doğum yöntemi vardır. Normal doğumun aktif fazı başlamadan önce özel bir iğne ile bel kısmından girilerek, omuriliği saran zarın dışındaki bölgeye kateter takılarak, buradan ağrı kesici madde verilir. Epidural doğuma halk arasında, ağrısız doğum ya da prenses doğum da denmektedir.
Epidural anestezi, doğum esnasında ağrı kontrolü sağlasa da ağrıyı tamamen yok etmemektedir. Bununla birlikte, yapılan çalışmalarda epidural doğumun, normal doğum süresini uzattığı ve doğumun başlatılmasına yardımcı olan oksitosin hormonunun uyarımının yavaşladığı belirtilmiştir. Epidural doğumda, doğum aktif fazının süresinin uzaması sebebiyle, girişimsel doğum gereksinimini de beraberinde getirmektedir.
Epidural Doğumun Dezavantajları
- Epidural doğum esnasında ve sonrasında rahmin, bağırsakların ve idrar kesesinin kasılmasının zayıflaması ya da durması nadir olmakla birlikte ciddi sorunlara yol açabilmektedir.
- Apidural anestezi nedeniyle rahim kasları gevşer. Buna bağlı olarak hayati kanama oluşabilir ve bu durumun devam etmesi halinde hastanın rahmini kaybetmesi gibi bir sonuç ortaya çıkabilir.
- İdrar kesesinin kasılmasının durması durumunda 7-10 gün sonda takılması gerebilir.
- Epidural anestezi işlem sırasında dura zarının delinmesi durumunda, beyin omurilik sıvısı kaçağı oluşur. Bu durumun kendiliğinden iyileşme süresi 1 hafta sürer. Bu 1 hafta boyunca şiddetli baş ağrıları yaşanabilmektedir.
Suda Doğum
Doğum çeşitlerinden bir diğeri de suda doğum yöntemidir. Suda doğum, bir küvet veya havuzun 37 C’lik su ile doldurularak, doğumun bu su içerisinde yapılmasıdır. Suda doğumun teorik bakış açısı, bebeğin gebelik süresinde amniyotik sıvı kesesi içerisinde olması ve bu duruma benzer bir ortamda gerçekleşen doğumun, bebek için daha yumuşak bir geçiş olarak tarif edilmektedir.
Ilık suyun dinlendirici özelliği annenin rahatlamasını, doğum esnasında annenin enerjisinin artmasını, suyun yüzdürme özelliği ile annenin vücut ağırlığının azalmasını ve serbest hareket etmesini sağlar. Ayrıca suyun yüzdürme özelliği, rahmin daha iyi oksijenlenmesini sağlar. Bu da annenin daha az ağrı yaşamasına, bebek için daha fazla oksijen oluşmasına, verimli rahim kasılmalarına ve kan dolaşımını artırmaya yardımcıdır. Bunlarla birlikte, su strese bağlı olan hormonların azaltılmasında ve annenin vücudunda ağrı kesici işlevi gören endorfin hormonunun salgılanmasında büyük etkisi vardır. Bir diğer yandan, su, perinenin daha rahat gevşemesini sağlayarak, epizyotomi , yırtılma sayısını, şiddetini ve dikiş ihtiyacını azaltır.
Suda Doğumun Riskleri
Avrupa’da yapılan bazı çalışmalar, suda doğum sonucunda olabilecek yenidoğan ölüm oranı, geleneksel normal doğumda olabilecek oran ile benzerlik gösterdiğini belirtmektedir.
Suda Doğum Hangi Durumlarda Yapılmaz?
Suda doğum günümüzde yaygınlaşmaya başlamış olsa da bazı durumlarda tercih edilmemektedir.
- Genital herpes (uçuk),
- Aşırı kanama,
- Bebek geliş pozisyonu,
- Annede bulunan genital enfeksiyon,
- Erken doğum riski,
- Çoklu gebelik,
- Şiddetli mekonyum, yani bebeğin dışkısını yapma durumu varsa suda doğum önerilmez.
Sağlıklı Bir Doğum İçin
Sağlıklı ve anne adayının psikolojik olarak rahat bir doğum yaşaması için bazı önemli noktalar vardır. Bu noktalar:
- Annenin eşinden aldığı desteğin kalitesi ve miktarı,
- Anne ve doktor arasındaki güven ilişkisinin devamlılığı,
- Doğum yöntemine karar verme aşamasına annenin dahil edilmesi.
- Doğuma hazırlık kursları, annenin doğum hakkında doğru bilgilere ulaşabilmesi.
Kadınların yaşamında çok önemli bir deneyim olan doğum, her kadın için özel ve kendisine özgü bir durumdur. Bu nedenle, doğum yöntemine karar verirken en doğru kararı anne ve hekim birlikte almalıdır. Şu unutulmamalıdır ki, doğum yöntemleri ile ilgili düşüncelerini paylaşmak bir anne adayının en önemli hakkıdır.
İkinci ve Sonrası Doğumlarda Yöntem Seçimi
İlk bebeğini sezaryen doğum yöntemi ile dünyaya getiren annelerin bir sonraki çocuğunu normal doğumla dünyaya getirmesi, bazı riskli durumlar oluşturduğu düşünülerek önerilmemektedir. Bunun en önemli riski, sezaryen sırasında rahimde açılan kesilerin, normal doku gibi kendiliğinden iyileşme özelliğinin bulunmamasıdır. Bu nedenle sezaryende oluşan yara izinin, normal doğum esnasındaki kasılma ile yırtılma riski bulunmaktadır. Bu risk anne ve bebeğin yaşamı için tehlike oluşturabilmektedir. Ancak yapılan araştırmalar sonucunda bu riskin %1-3 arasında değiştiği belirtilmiştir. Bu araştırmadan sonra günümüzde, sezaryen sonrası, normal doğum seçeneği gündeme gelse de mutlaka anne ve baba adayları, bu risklere karşı doktor tarafından detaylı bir şekilde bilgilendirilmelidir.
Doğum Ne Zaman Gerçekleşir?
Doğumun, genellikle bebeğin gelişiminin tamamlanmasının ardından, aksi bir durum oluşmadıkça, 37 ile 42. haftalar arasında gerçekleşmesi beklenmektedir. Bebeğin dünyaya geleceği zaman, annenin rahminde bazı belirtiler meydana gelir. Kasılmalar, düzenli aralıklarla sancılar ve su gelmesi gibi doğumun habercisi olan durumlar oluşur. Bu belirtiler meydana geldiğinde mutlaka anne adayının doktoruna ulaşmalı ve onun yönlendirmesine göre hareket edilmelidir.
Doğum Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler
Her kadın hamileliğini öğrendikten sonra günlük hayattaki birçok alışkanlıklarından vazgeçmek durumunda kalır. Hamilelik döneminde annenin bazı alışkanlıklarını değiştirmesi ve yeni sağlıklı alışkanlıklar edinmesi, hem annenin daha rahat bir hamilelik geçirmesini sağlar hem de bebeğin gelişimini olumlu yönde etkiler. Anne adaylarının hamilelik döneminde dikkat etmesi gerekenler:
- Sağlıklı ve besleyici ürünler tüketmek,
- Bebeğin beyin gelişimi için omega-3 kaynaklı balıklar tüketmek önemlidir. Ancak kılıç, kiremit, kral balığı gibi yüksek cıva içeren balıkların yenilmemesi önemlidir,
- Sindirimi kolaylaştırmak ve kabızlığı engellemek için günde en az 2 litre su içmek,
- Alkol ve sigara kullanmamak,
- Aşırı kahve, çay, bazı bitki çayları, gazlı içecek ve çiğ sütten kaçınmak,
- İşlenmiş gıda ve doymuş yağ tüketmemek,
- Yağlı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durmak,
- Buhar banyosu, sauna, jakuzi gibi aşırı sıcak ortamlardan kaçınmak,
- Ağır kaldırmamak ve yorucu hareketlerden kaçınmak,
- Stresten uzak durmak,
- Düz tabanlı ayakkabılar tercih etmek,
- Röntgen gibi radyasyon yayan görüntüleme cihazlarından kaçınmak,
- Hasta olan kişilerle yakın temastan kaçınmak,
- Doğumda kolaylık sağlaması ve kasların güçlenmesi için eğitmen gözetiminde egzersiz yapmak,
- Aşırı derecede kilo almamak, doktor kontrolünde kilo alınımından kaçınmak,
- Sadece doktorun önerdiği ilaçları ve vitaminleri kullanmak, bireysel olarak ilaç kullanmamak,
- Vücudun yeteri kadar dinlenebilmesini sağlamak için günde 7 ile 9 saat arasında uyumak,
- Rahat edilebilecek iç çamaşırları tercih etmek,
- Sentetik kumaşlar yerine pamuklu kıyafetler tercih etmek,
- Beli sıkan kemerlerden ve pantolonlardan uzak durmak,
- Araba, otobüs ve tren yolculuklarını en fazla 6 saat tutmak,
- Uçak yolculuğu için mutlaka doktordan onay almak,
- Çoğul gebeliklerde 6. aydan sonra cinsel ilişkiden uzak durmak.
Doğum Sırasında Yapılması Gerekenler
Annenin rahat bir doğum gerçekleştirebilmesi için, sadece doğuma odaklanmasını ve olumsuz düşüncelerden kaçınmasını sağlamak gerekir. Normal doğum yöntemini tercih eden annelerin mutlaka doktorun yönlendirmelerini uygulaması gerekir. Doktorun belirttiği zamanlarda ıkınmak, hem doğum süresini azaltır hem de annenin enerjisini boşa harcamamasını sağlar. Sezaryen tercih edilen doğumda ise, kadın doğum uzmanının ve anestezi doktorunun söylediklerine uygun davranmak doğumun sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesinde önemli etkendir.
Doğum Sonrası Lohusalık Dönemi
Hamilelik ve doğum dönemi kadar, doğum sonrası lohusalık dönemi de dikkat edilmesi gereken bir dönemdir. Doğum sonrasında başlayan ve yaklaşık olarak 6 hafta süren bu dönem içerisinde annede hem psikolojik hem de fizyolojik bazı değişiklikler meydana gelir. Bu dönemin daha rahat atlatılması için anne adaylarının dikkat etmesi gereken bazı noktalar vardır. Bu noktalar şu şekilde sıralanabilir:
- Normal doğum yapan annelerin 24 saat, sezaryen doğum yapan annelerin ise 48 saat hastanede gözetim altında bulunması gerekir.
- Hastaneden taburcu edildikten sonra annelerin evde dinlenmesi tavsiye edilir.
- Normal doğum yapanlar, yaklaşık 1 hafta sonra basit egzersiz yapmaya başlayabilirler. Ancak, sezaryen doğum yapanların 6 ay boyunca dikişlerini zorlayacak hareketlerden kaçınmaları gerekir.
- Bebeğin sağlığı ve sütü artırmak için proteini yüksek besinlerin tüketilmesi, gaz yapıcı yiyeceklerin tüketilmemesi gerekir.
- Acılı, baharatlı ve yağlı besinlerden uzak durulmalıdır.
- Kabızlık sorununun oluşmaması için bol su içilmeli ve lifli gıdalar tüketilmelidir.
- Alkol ve sigaradan uzak durulmalıdır.
- Çay ve kahve tüketimi olabildiğince aza indirilmelidir.
- Doktorun önerisi ile banyo yapılmalıdır ve küvete girilmemeli, ayakta banyo yapılmalıdır.
- Normal doğum yapan kadınlar vajinal hijyene, sezaryen doğum yapanlar da dikiş yerinin hijyenine dikkat etmelidir ve bu bölgeler temiz ve kuru tutmalıdır.
- Bu süreçte anneye, özellikle eşi tarafından, destek verilmelidir. Emzirmeden sonra bebek ile uyumak annenin vücut direncini sağlaması açısından önemlidir.
- Memede süt kanallarının tıkanmaması ve enfeksiyon oluşmaması için, bebeğin isteği doğrultusunda mutlaka emzirmeli, süt fazlalığı oluştuğunda ise mutlaka sağılarak boşaltılmalıdır.
- Lohusalık döneminin bitimine kadar cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır.
- Bebeğin genel kontrolleri ve aşıları mutlaka zamanında yaptırılmalı, geciktirilmemelidir.
- Gebelik sonrasında vajinal kontrollerinin aksatılmaması ve mutlaka doktora görünülmesi gerekir.
- Aşırı kan ve pıhtılaşma, akıntı renginde değişiklik; sezaryen doğumda dikiş yerinde şişlik, kızarıklık, şiddetli ağrı; bunlar dışında, kusma ve bulantı gibi durumlarda geç kalmadan doktora başvurmalıdır.
- Doğum sonrasında, özellikle emziren anneler, doktorun önerdiği ilaç ve vitaminler dışında başka hiçbir ilaç kullanmamalıdır.
Magnet Hastanesi Doğum Paketi
Magnet Hastanesi olarak, anne adaylarımızın güvenli ve sağlıklı bir doğum gerçekleştirmeleri için oluşturduğumuz doğum paketi içeriğimiz şu şekildedir:
- Muayeneler,
- Rutin gebelik testleri,
- Normal doğum – Sezaryen,
- Normal doğum,
- Doğum yatış giderleri,
- Bebeğin ilk kontrolleri,
- Oda süslemesi,
- Paket dahili tahliller,
- Lohusa paketi,
- Refakatçi,
- Yenidoğan yeni bakım SGK anlaşmalıdır, fark alınmaz,
- 0-6 yaş arası pediatri polikliniğinde %10 indirim,
- Gebelik taramaları,
- Diyetisyen
Ayrıca hastanemizde doğum sonrası loğusa döneminde de yararlanabileceğiniz loğusa paketimiz bulunmaktadır.
- 2’li ve 4’lü tarama testi,
- Şeker yükleme,
- Hormon analizi,
- NST,
- Bebeğin doğum sonrası ilk kontrolü, topuk kanı ve aşısı,
- Rubella IGG ve IGM,
- Obstetrik USG.
Doğum paketi, anne adaylarının hamilelikleri boyunca ve doğumdan sonra ihtiyaçları olan temel sağlık hizmetlerini içeren bir seçenektir. Ankara Magnet Hastanesi olarak anne adayları ve bebekleri için en iyi sağlık hizmetini sunuyoruz. Bu nedenle, sunduğumuz birçok hizmet arasında doğum paketleri bulunmaktadır. Doğum paketimiz, anne ve bebeğin sağlığına özen gösteren ve aynı zamanda önemli tasarruf sağlayan bir seçenektir.
Doğum paketi, sunmuş olduğumuz hizmetlerin bir kombinasyonunu içerir. Bu paket, hamilelik boyunca düzenli doktor ziyaretleri, ultrason taramaları, doğum öncesi hazırlık dersleri, normal doğumdur. Ayrıca, bebeğiniz doğduktan sonra, yeni doğan bebeğin ilk muayenesi, aşıları ve bebeğin ihtiyaçlarınız için 24 saat hizmet veren uzman hemşire ve çocuk doktorlarına erişim, ücretsiz anne sütü danışmanlığı hizmetleri de dahildir.
Magnet Hastanesi olarak her anne adayı ve bebeğin farklı ihtiyaçları olduğunu biliyoruz. Bu nedenle, doğum paketlerimiz de farklı paket seçenekleri sunuyoruz. Paketlerimiz arasında, normal doğumu tercih edenler için temel paketler ve daha kapsamlı hizmetlerin sunulduğu normalin dışındaki doğumlar da dahil olmak üzere farklı seçenekler sunuyoruz. Ayrıca, hastalarımız paketlerimize ek hizmetler ekleyebilirler, bu sayede kendilerine özel bir paket oluşturabilirler.
Biz, annelerin ve bebeklerin hayatındaki bu dönüşümle ilgili tüm ihtiyaçlarını karşılamak için çok çalışıyoruz. Doğum paketlerimizi, hassas bir dönemde ihtiyaç duyulan tüm hizmetleri, mükemmel bir değer sunarak bir araya getiriyoruz. Ayrıca, doğum paketlerimiz, sunduğumuz hizmetlerin yanı sıra, hastalarımızın ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli finansman seçenekleri de sunmaktadır.
Ankara Magnet Hastanesi olarak hedefimiz, annelerin ve bebeklerin daha mutlu, daha sağlıklı bir yaşamları olmasını sağlamaktır. Bu nedenle, doğum paketlerimizi sizlere sunmak ve daha fazla insanın ihtiyaçlarını karşılamak istiyoruz. Sunduğumuz bu seçenekler sayesinde, anne adayları stressiz bir hamilelik ve mutlu bir doğum deneyimi geçirebilirken, bebekleri de iyi bir sağlık durumunda doğumdan sonraki hayatlarına başlayabilir. Siz de bizimle iletişime geçerek daha fazla bilgi alabilirsiniz.
